Jim Simons, son zamanlarda ismi geniş kitlelerce duyulmuş biri. Oldukça başarılı olduğu saygın bir mesleğe sahipken hayatında yepyeni bir sayfa açmaya karar verdi. Üstelik bu yabancısı olduğu yeni dünyada yürünmemiş bir yolu tercih etti. Forbes 2020 verilerine göre tahmini 23,5 milyar dolarlık net değere sahip olan, yatırım dünyasının dahi matematikçisi Jim Simons, bu haftanın konuğu.

Jim Simons Eğitim Hayatı

James Harris Simons adıyla 25 Nisan 1938’de Amerika’nın Massachusetts eyaletinde doğdu. Çok küçük yaşlarda matematiğe olan ilgisi ve becerisi dikkat çekti. Matematiği çok sevmesinin yanında zekâsıyla da öne çıkıyordu. Kendisi de özelliklerinin farkında olacak ki Massachusetts Teknoloji Enstitüsü’nde (MIT) bir matematikçi olmanın hayalini kuruyordu ve 17 yaşındayken Enstitüye kabul edildi.

MIT’den sonra eğitimine California Üniversitesi’nde devam eden Simons, 1961’de 23 yaşındayken doktorasını aldı. Önemli ve derin matematiksel teoriler üzerine çalışmalarını sürdürürken, birçok ödülün de sahibi oldu. ABD Ulusal Bilimler Akademisi’ne girdi.

1964’te Vietnam Savaşı sırasında Savunma Analizleri Enstitüsü (IDA) tarafından işe alındı. Burada kilit bir pozisyonda dört sene çalıştı. Ardından buradan ayrılıp MIT ve Harvard Üniversitesitelerinde eğitimci kimliğiyle devam etti.

Birçok şirket onunla çalışmak istiyordu fakat Simons, onların çatıları altına girmiyor sadece onlara danışmanlık veriyordu. Stony Brook Üniversitesi’nin matematik ve fizik programlarının geliştirilmesine katkı sağlamak da bu işlerden biriydi. Bu işin sonunda burada matematik bölüm başkanı oldu.

Jim Simons Renaissance Technologies

Ödüllü ve kendini kanıtlamış bir matematikçi olarak kariyerine devam ederken finans dünyası ilgisini çekti. Aslında yabancısı olduğu bir alandı ama burada onun en iyi dostu olan sayılar boldu. 1978 yılında ‘Monemetrics’ hedge fonunu kurdu. Finansal verileri analiz etmek ve ticaret kazançlarını puanlamak için matematiği kullanacaktı. Bu yüzden ‘para’ ve ‘ekonometri’ kelimelerini birleştirerek buna ‘Monemetrics’ adını verdi. Simons, eğilimleri belirlemek ve bunlardan kâr elde etmek için matematiksel formüller geliştirmek üzere özel bir ekip kurdu.

Ekibiyle finansın sırlarını çözmeye ve yatırımda yeni teknikler bulmaya çalışan Simons, 1982’de Renaissance Technologies’i kurdu. Artık yol haritasını çizmişti. Tamamen nicel analizlere dayanacaktı. Çok daha ciddi bir ekibe ihtiyaç duyuyordu. Programcılar, matematikçiler, fizikçiler ve kriptograflardan oluşan bir takım oluşturdu. Hepsi bilim insanlarından oluşan bu ekip üyeleri dışarıdan yanlış alanda duruyorlar gibi görünseler de sonuçlar herkesi şaşırtacaktı. 1994 ile 2014 arasında ortalama %71,8’lik yıllık getiri ile 100 milyar doların üzerinde ticaret kârı elde ettiler.

2010’da Renaissance Technologies’deki CEO’luk ve başkanlık görevlerinden ayrıldı ama şirketinden tamamen ayrılmadı. Tüm zamanların en başarılı hedge fon yöneticisi olarak çalışmalarını sürdürüyor.

Her ne kadar yatırım yaparken çoğu için para kazanmak tek amaç olsa da Jim Simons’ı diğerlerinden ayıran nokta tam da burada; yatırımlar için yeni yöntemler bulmak temel motivasyonu. Milyarder olmasına rağmen kendisini ve çevresini geliştirmeye devam ediyor ve. hala bilim dünyası için oldukça önemli bir yere sahip. 1994 yılında eşi Marilyn Simons ile birlikte kurduğu Simons Vakfıyla kendini bilimsel araştırma, eğitim ve sağlığı desteklemeye adamıştır. Ayrıca Simons, matematik ve fen öğretmenlerinin öğretim yeteneklerini geliştirmelerini amaçlayan Math for America’yı kurdu. Otizm araştırmalarını da destekleyen Simons, servetinin önemli bir miktarını bu çalışmaların devam etmesi için kullanıyor.

Nisa Kayapınar

https://bullekon.com/jim-simons-yatirim-dunyasinda-bir-matematik-dehasi/

"Yapay zekâya güven, tüm paydaşların bu teknolojiyi ve onun getirdiklerini hangi amaç için ve hangi çerçevede kullandıklarını net bir şekilde anlamalarıyla başlar"

Manitu Kitabevi 7 Temmuz Çarşamba günü gerçekleştirdiği açılışla Kadıköy ve İstanbul’un kitap kurtlarına bir kapı daha açtı!

George Akerlof ve Robert Shiller'ın yazdığı “Hayvansal Güdüler” kitabı, günümüzde davranışsal ekonomi ile yeniden gündeme gelen iktisadi doktrinin temel bir varsayım hatasını neredeyse 10 yıl önce gündeme getirmiş ve çok doğru tespitlerle değerlendirmiş harika bir kitap.

Keynes ve von Hayek’in 90 yıl önce yapmış olduğu iktisadi “Ying-Yang” tartışması günümüzün CBDC gibi oldukça güncel ve popüler bir konusunda bile geçerliliğini korumakta.

1991’den beri Beyoğlu’nda okurların uğrak yeri olan Pandora Kitabevi, 31 Temmuz 2022’de Beyoğlu şubesini kapatıyor.

Türkiye'de faaliyet gösteren kütüphane sayısı, 2021'de bir önceki yıla göre yüzde 1.7 artışla 34 bin 555'e yükseldi.

Satın alıp da henüz okumadığı kitapların her geçen gün artarak birikmesi de neredeyse her iyi okurun günün birinde yüzleşeceği bir sorundur. Çok sayıda okunmamış kitap, birçok iyi kitap okurunun ortak psikolojik yüküdür.

Londra’nın ikonik Camden Pazarı, sekiz yıllık mülkiyetin ardından İsrailli sahibi Teddy Sagi tarafından satışa çıkarıldı.

Kuralları öğrenmenden önce bilmeniz gereken en önemli nokta bu kurallar herkes için geçerli değildir. Herkesin stratejisi farklı olabilir ve bu kuralla uymayabilir.