Müge Okur - La Via Campesina
La Via Campesina
#16 Ekim 2025/ La Via Campesina’dan Eylem Çağrısı
Halkların Çokuluslu Şirketlere Karşı Gıda Egemenliği Eylem Günü
Birlik Ekelim, Dayanışmayı Büyütelim, Gıda Egemenliğini Hasat Edelim.
Sistemsel Dönüşüm Şimdi ve Sonsuza Dek!
(Bagnolet, 24 Ekim 2025) 16 Ekim Halkların Gıda Egemenliği ve Çok Uluslu Şirketlere Karşı Uluslararası Eylem Günü
İnsanlığın derin bir sistemik kriz yaşadığı bu zamanda biz La Via Campesina olarak köylüleri, kırsal toplulukları, küçük ölçekli çiftçileri, yerli halkları, çobanları, göçmen işçileri, kadınları, gençleri ve çeşitli kırsal kimlikleri bir araya getirerek gıda egemenliği değerlerinin ihtiyaç duyduğumuz değişim için elzem olduğuna kesinlikle inanıyoruz.
Bu sebeple dünyaya sesleniyoruz gıda egemenliği için dayanışmamızı büyütelim kolektif mücadelemizi güçlendirelim çünkü gerçek dönüşümü ancak birlikte yaratabiliriz.
Yeter artık bu ikiyüzlülük! Açlığa son verelim!
Milyonlarca insanı etkileyen açlık asla normalleştirilemez bu en basitinden insan hakkının ihlalidir ayrıca bir suçtur.
Çoğu açlık insan elinden çıkmadır ve bunun sonuçları su götürmez bir şekilde açıktır. Arap bölgesindeki ve Saha Altı Afrika’daki son savaşlar ve çatışmalarında net olarak gösterdiği gibi sorumlular açıkça bellidir.
2024 yılında dünya nüfusunun %8’inden fazlasına denk gelen 638 milyondan fazla insan açlıkla karşı karşıya kalmıştır. “Dünyada Gıda Güvenliği ve Beslenme Durumu-2025” (FAO’ nun raporu ç.n.) raporuna göre bu krizin başlıca sebepleri enflasyon ve ekonomik istikrarsızlıktır. Diğer veriler takiben yaklaşık 20 ülke ve bölgede 140 milyon insan için akut gıda güvensizliğinin başlıca nedeninin çatışmalar olduğunu doğrulamaktadır.
Çatışmalar savaşlar ve soykırımlar küresel gıda krizinin derinleştiren temel faktörlerdir. Kıtlık bugün Sudan, Gazze Şeridi, Güney Sudan, Haiti, Mali, Libya ve daha birçok ülke ve bölgeyi kasıp kavurmaktadır. Son yıllarda dünyadaki silahlı çatışmalar rahatsız edici bir gerçeği açığa çıkarmıştır; açlık artık sadece savaşın bir yan ürünü değildir, giderek daha fazla bir zorbalığa ve silaha dönüşmüştür.
Bunun en çarpıcı ve acil örneklerinden biri Filistin’de ve özellikle Gazze şeridinde devam eden ablukadır. Ekim 2023’ten bu yana, Gazze’de 2,3 milyondan fazla insan, sistematik olarak gıda, temiz su, yakıt ve insani yardıma erişimi engelleyen tam bir abluka altında yaşamaktadır. Gıdanın bir silah olarak kullanılması söz konusu olduğunda sadece Gazze izole bir örnek değildir. Yemen, Etiyopya, Sudan ve diğer yerlerde de uygulanmış, sivil direnci kırmak ve halkın üzerinde kontrol sağlamak amacıyla benzer taktikler uygulanmıştır. Kadınlar ve çocuklar bu aç bırakma stratejisinin ve gıdanın savaş silahı olarak kullanılmasının başlıca kurbanlarıdır.
Afrika hâlâ en yüksek oranda yetersiz beslenme ve gıda güvensizliği ile karşı karşıya iken aynı şekilde Latin Amerika ve Asya’daki birçok ülke benzer bir seyir izlemektedir. Çevresel kriz bu sorunları daha da derinleştirirken, Türkiye, Şili, Ekvador, Panama ve Brezilya gibi ülkelerde topluluklar şiddetli tahliyelerle karşı karşıya kalmaktadır. Küba’da ise ABD hükümetinin uyguladığı suç teşkil eden abluka, ulusal gıda sistemini ciddi şekilde etkilemekte ve gıda güvencesizliğini daha da derinleştirmektedir.
Sağlıklı gıdaların ve temel ihtiyaç ürünlerinin fiyatlarının sürekli artması, kendi kendine yetebilen ülkelerde dahi milyonlarca insanın geçim kaynaklarını tehdit etmektedir. Topluluklarımızı besleyen çiftçiler/köylüler olarak, yerel gıda sistemlerini destekleyecek, üretim araçlarımızı güçlendirecek ve adil fiyatları güvence altına alacak güçlü ve net kamu politikaları ve bütçeler talep etmekteyiz.
Küresel kampanyalarımız barış, adil toprak dağılımı, soykırıma ve savaşa son verilmesini talep etmektedir. Topraklarımızda kalıcı barışı sağlayacak, gıda egemenliği ve gıda güvencesini garanti edecek adalet talep ediyoruz. Bu suçların failleri hesap vermelidir. Yeter artık hükümetlerin suç ortaklığı, Yeter artık hükümetlerin ikiyüzlülüğü!
Sistemsel Dönüşüm İçin Gıda Egemenliği
Gıda Egemenliği, köylüleri, Yerli Halkları ve çalışan toplulukları güçlendirerek yerel ve ulusal ekonomileri kuvvetlendirir. Sosyal adaleti, onuru ve eşitliği teşvik eder. La Via Campesina, Eylül ayında, yeni bir küresel ticaret çerçevesinin yalnızca gerekli değil, aynı zamanda acil olduğunu ilan etti.
Hükümetleri ve uluslararası kurumları, Dünya Ticaret Örgütü’nün (DTÖ) başarısız modellerini terk etmeye ve Gıda Egemenliğine dayalı alternatif bir ticaret çerçevesini benimsemeye çağırıyoruz. Bu yeni yaklaşım, “Birleşmiş Milletler Köylülerin ve Kırsal Alanlarda Çalışan Diğer İnsanların Hakları Deklarasyonu” (Kısaca “Köylü Hakları Deklarasyonu” ç.n.) (UNDROP), Birleşmiş Milletler Yerli Halkların Hakları Bildirgesi (UNDRIP) ve diğer uluslararası insan hakları belgelerinde yer alan bireysel ve kolektif haklara tam saygı göstermeli ve bunları güvence altına almalıdır.
Küresel seferberliklerimizi sürdürecek ve çok taraflı kurumlara sistemsel değişim taleplerimizi ileteceğiz, sahte çözümleri reddedeceğiz. Aralık’ta Brezilya’nın Belém do Pará kentinde COP30 kapsamında Halklar Zirvesi’ne katılarak gerçek İklim Adaleti talep edeceğiz. 2026’da Kolombiya’daki Uluslararası Toprak Reformu ve Kırsal Kalkınma Konferansı’nda (ICARRD+20) yer alacak, Kapsamlı ve Halkçı Toprak Reformu için baskı yapmayı sürdüreceğiz. Yerellerde topraklarını ve ortak müştereklerini savunmak için mücadele edenleri desteklemeye devam edeceğiz.
Köylü agroekolojisi mücadelemizin merkezindedir. Ata bilgisine dayanan bu yaklaşım, insanlığı toprakla ve yaşam döngüleriyle yeniden buluşturacak bir yol sunar. Gerçek, tabandan gelen eylemlerle agroekolojiyi hem kırsal hem kentsel alanlarda savunuyor ve eylem çağrısında bulunuyoruz.
Yeşil kisvesi altında gizlenmiş tarım işletmeleri istemiyoruz; gerçek dönüşüm, tabandan yukarıya doğru inşa edilen dönüşümdür.
Sistemsel dönüşüm şimdi ve sonsuza dek!
30 yılı aşkın köylü mücadelesinin ardından, hareketimiz diğer sosyal hareketlerle birlikte büyük zorluklarla karşı karşıyadır. Eylül ayında Sri Lanka’da, 3. Nyéléni Küresel Forumu’nda diğer hareketlerle bir araya gelerek Gıda Egemenliği için birliği ve sistemsel dönüşümü güçlendirme çağrısında bulunduk. Halklarımıza yaşamı savunma ve krizle dolu sistemimizi dönüştürme konusunda net ve kararlı bir vizyon sunmak için dayanışma içinde duruyoruz.
Çeviren: Elif Kılıç
Kaynak: https://www.ciftcisen.org/2025/09/29/la-via-campesinadan-eylem-cagrisi/
