05 Eylül 2025

Levent Gürses - İkinci çeyrekte inşaat sayesinde büyüdük ama enflasyonu kontrol edemiyoruz

levent-gurses-ikinci-ceyrekte-insaat-sayesinde-buyuduk

İkinci çeyrekte inşaat sayesinde büyüdük ama enflasyonu kontrol edemiyoruz

Levent Gürses

Ağustos ayında aylık enflasyon yüzde 2,04 ile yüzde 1,79 düzeyindeki beklentilerin üzerinde gerçekleşti. TÜİK verilerine göre, yıllık enflasyon ise baz etkisi nedeniyle düşüşünü sürdürerek yüzde 32,95 düzeyine geriledi. TÜİK'in verilerine karşılık ENAG'a göre aylık enflasyon yüzde 3,23 olurken, yıllık yüzde 65,49'a çıktı.

TÜİK ile ENAG'ın açıkladığı enflasyon oranı arasındaki fark neredeyse iki katına çıkarken, Türkiye Avrupa ve Euro bölgesinde misli farklarla enflasyon birincisi olurken, (Avrupa Birliği ortalaması yüzde 2,4) dünya sıralamasında TÜİK verisiyle yedinci, ENAG verisiyle ise Venezüela (%136) ve Zimbabwe'den sonra (%93,8) üçüncü sırada yer alıyor.

Ücretler hızla eriyor

Diğer yandan enflasyondaki artış, yılın ikinci yarısı için alınan ücret zammını eritmeye başladı. Memur ve emeklilerine verilen yüzde 6 ve yüzde 5 zam, Temmuz'daki yüzde 2.06, Ağustos'taki yüzde 2.04 olmak üzere iki aylık toplam yüzde 4,14 enflasyon ile eriyor.

DİSK-AR’ın raporuna göre işçilerin toplam enflasyon kaybı 525,5 milyar TL’ye ulaşırken, asgari ücretlinin kaybı tek başına 4.218 TL oldu.

Fiyat artışında şampiyonlar; kira, gıda, ulaşım

TÜİK verilerine göre yıllık enflasyon büyük ölçüde baz etkisiyle yüzde 32,95’e inse de gıda, kira ve ulaşımda artış hız kesmiyor. Ekmek, yumurta, peynir ve çay yine zam şampiyonu oldu. Kiradaki yıllık artış ise yüzde 74’ü aştı.

Ağustos ayında TÜİK'te yıllık en yüksek fiyat artışları: taze meyve yüzde 80; kira yüzde 74; ortaöğretim yüzde 68; okul öncesi ve ilköğretim yüzde 67; kreş yüzde 60; yumurta yüzde 58; öğrenci yurtları yüzde 52 ve ekmek yüzde 38 olarak gerçekleşti.

Taze meyve yıllık yüzde 80, aylık yüzde 4,1 arttı

Ağustos ayında fiyatları en çok artan gıda ürünleri de şöyle: ekmek yüzde 8,1; margarin yüzde 5,6; çay yüzde 5,2; yumurta yüzde 4,9; taze meyve yüzde 4,1; peynir yüzde 3,7.

Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek, Ağustos enflasyon verilerini değerlendirmesinde, zirai don ve kuraklığın gıda grubunun aylık enflasyona etkisinin 0,7 puan olduğunu vurguladı. Şimşek, "Temel mal enflasyonu yüzde 19,8 gerçekleşirken hizmet enflasyonu 2022 yılı nisan ayından sonraki en düşük seviyesi olan yüzde 45,8'e geriledi" dedi.

Uzun yıllar ortalamasının yarım puan üzerinde

Prof. Dr. Şenol Babuşçu ise, 2025 Ağustos ayında aylık enflasyon rakamının 62 yılın ortalamasının 0,51 puan üzerinde olduğunu belirtti. Prof. Dr. Babuşçu, enflasyonda 1964-2005 yıllarının ortalamasının yüzde 1,53 olduğunu, bu yıl Ağustos ayında yüzde 2,04artışın yılların ortalamasının yarım puan üzerinde olduğunu ifade etti.

Prof. Dr. Hakan Kara ise, enflasyonda yılbaşından beri iyileşmenin çok sınırlı olduğunu belirterek, "Talepte belirgin bir yavaşlama da yok. Risk faktörleri ise aynen yerinde duruyor. Bu ortamda 300 baz puan indirim olmaz" dedi.

Ekonomist İris Cibre ise, "Yaz ayı olan Ağustosta gıda yanıyor Mevsimsellikten arındırılmış aylık fiyatlar temel mallarda yüzde 0.80'e yavaşlarken, gıdada yüzde 4.44, taze meyve sebzede yüzde 6.37 artmış. 12 ay sonrasına enflasyon eğilimi ise yüzde 32'ye yükseldi. Merkez Bankası, muhtemelen, gıda temelli geçici etkiler diyerek faiz indirecek. Hala 250-300 baz puan bekliyorum" yorumu yaptı.

Yılın kalan dört ayında yüzde 1,5'i geçmemesi gerekir

İlginç bir yorum da ekonomist Menekşe Yılmaz'dan geldi. Yılmaz, enflasyonda hedefin tutması için yılın kalan dört ayında yüzde 1,5'i geçmemesi gerektiğini hesap etti. Menekşe Yılmaz'ın paylaşımı şöyle: "TCMB'nin 2025 yılsonu TÜİK enflasyon tahmini "üst sınırı" yüzde 29. İlk 8 ayın enflasyonu ise yüzde 21.5. Kalan 4 ay, aylık ortalama enflasyon yüzde 1.5'u geçmemeli. 2026 tahmini "üst sınırı" ise yüzde 19, aylık ortalama enflasyon  yine %1.5'u geçmemeli. TCMB yönetimi 25 aydır görevde ve 25 ayda yüzde 1.5 veya altında üç kez enflasyon oldu."

Ekonomist İnan Mutlu, durumu şöyle yorumladı: "26 aylık Şimşek döneminin özeti... Dünyanın en yüksek ikinci faizi: %43, dünyanın en yüksek 8'inci enflasyonu; yüzde 32,95, pandemi seviyesinde işsizlik; yüzde 29,6...

İnşaatta büyüdük, tarımda küçüldük

Haftanın diğer önemli veri açıklaması ikinci çeyrek büyümesiydi. TÜİK’e göre, yılın ikinci çeyreğinde büyüme, beklentinin üzerinde gerçekleşerek yüzde 4,8 oldu. Büyümeye en büyük katkı inşaat sektöründen gelirken, tarım sektörü art arda iki çeyrek daralma yaşadı.

İnşaat sektörü yüzde 10,9 ile büyümenin lokomotifi olurken, sanayi yüzde 6,1, bilgi ve iletişim yüzde 7,1, ticaret-ulaştırma-konaklama hizmetleri yüzde 5,6 büyüdü.

Buna karşın yılın ilk çeyreğinde yüzde 2 daralan tarım sektörü yüzde 3,5 küçüldü. Kamu yönetimi, eğitim, sağlık ve sosyal hizmet faaliyetleri gibi alanlarda da yüzde 1,2’lik daralma yaşandı.

Hanehalklarının tüketim harcamaları ise 2025 yılının ikinci çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 5,1 arttı. Halk krediyle, borçla tüketimi sürdürürken kamu sosyal harcama desteğini geri çekti.

Sanayideki büyüme istihdam yaratmayan savunma sektöründen

Ekonomist Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu, sanayideki büyümeyi şöyle yorumladı:

"İlk çeyrekte yüzde 1,8 daralan sanayinin yüzde 6,1 genişlemesi dikkat çekici. Elimizde alt kırılımlar olmamakla birlikte sanayideki bu sıçramanın savunma sektöründen kaynaklandığı tahmin ediliyor. Savunma fazla istihdam yaratmayan, üretimi ortalama insanın refahına olumlu yansımayan bir üretim kolu. Türkiye gibi bir ülkenin silah üretimine ağırlık vermesi, yurtdışında askeri maceralara girmesini de davetiye çıkarıyor. Bütçede sosyal harcamalara yönelecek kaynakları yutmasına da yol açıyor. Ücretli çalışanların yaşamlarında büyümeyi hissetmemelerinin başlıca nedenlerinden biri de bu."

Kişi başı gelir 2024’te 15 bin 325 dolar…

Diğer yandan işgücü ödemeleri, ikinci çeyrekte bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 42 artmasına rağmen, işgücü ödemelerinin gayrisafi katma değer içindeki payı geçen yılın aynı dönemindeki yüzde 38,8 iken, bu yılın ikinci çeyreğinde yüzde 38,4’e geriledi. Buna karşılık işletme kârlarının payı yüzde 39,5’ten yüzde 40,2’ye çıktı.

TÜİK 2024 yılına ilişkin yıllık gayrisafi yurt içi hasıla verilerini de yayımladı. Buna göre, ikinci çeyrekte Türkiye ekonomisi 52,4 trilyon TL ve 1 trilyon 474 milyar dolarlık büyüklüğe ulaştı. Kişi başına GSYH, 2024 yılında cari fiyatlarla 503 bin 76 TL, dolar cinsinden 15 bin 325 dolar oldu.

Şimşek: Kalıcı refah artışında önemli bir eşiğe yaklaşıldı

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, TÜİK'in açıkladığı büyüme verileriyle ilgili "Önümüzdeki dönemde büyümenin kademeli olarak potansiyel seviyesine ulaşmasını öngörüyoruz" dedi. Şimşek, ayrıca, Next Sosyal hesabından yaptığı paylaşımda, "ekonomik programın nihai hedefi olan kalıcı refah artışında önemli bir eşiğe yaklaşıldığını" savundu.

Citigroup ikinci yarıda “hafif bir resesyon” bekliyor

Citigroup ekonomistleri, Türkiye’de yılın ikinci yarısında imalat PMI ve işgücü piyasasındaki zayıflığa dikkat çekerek “hafif bir resesyon” beklentilerini açıkladı. Ekonomistler, tüketimdeki normalleşme, yüksek kredi faizleri ve ihracat pazarlarında yavaşlayan büyümenin ekonomik faaliyetleri sınırlayacağını vurguladı.

Yeni yılda da açlıkla imtihan edilen öğrenciler

Eğitim yılının başlamasıyla birlikte, yakıcı bir sorun olan okullarda beslenme yeniden gündeme geldi. Ekonomist Kerim Rota, 15 milyon çocuğa bir öğün yemek vermenin yıllık maliyetini en çok 6 milyar dolar hesapladı. Buda 2025 yılı toplam kamu harcamalarının yüzde 1.5’ine denk geliyor.

Böyle bir ortamda, Milli Eğitim Bakanlığının, İmamoğlu davasının ünlü itirafçısı Aziz İhsan Aktaş'ın ortağı Gürkan Dölekli'ye ait otele eğitimi tartıştığı "Maarif Yılı" toplantısı için 35,7 milyon lira ödemesi tepki yarattı.

Veliler ize, çocukların fiziksel gelişiminin tehdit altında olduğunu belirtiyor. Veli-Der, İstanbul'da bir eylem düzenleyerek, iktidara "okullarda ücretsiz yemek" vaadini hatırlattı ve "Pahalılık velileri vurdu. Bir öğün yemek başlatılsın" çağrısı yaptı.

Ekonomist Uğur Gürses ise ilginç bir konuya dikkat çekti. Endonezya'nın ücretsiz yemek programını başlattığını belirten Gürses, "Okullarda öğrencilere, hamile kadınlara, emziren kadınları kapsıyor. 4.3 milyar dolarlık bir programın 2029'a kadar 83 milyon kişiye ulaşması öngörülüyor. Bizde siyasi şan-rant uğruna yapılan pahalı otoyol ve köprülere tahsis edilen bütçelere göre çok küçük bir bütçe" dedi.

Gazeteci ve yazar Menekşe Tokyay ise, yeni kitabıyla eğitim-öğretim sistemimizdeki sorunlar yumağında en çok gözardı edilen konuyu gündeme getiriyor: İlköğretim koridorlarında, tıka basa dolu beslenme çantaları ve bol harçlıklarıyla okula gelen akranlarının yanında açlıklarını gizlemeye çalışan çocukları...

Prof. Dr. Ensar Yılmaz: Kamusal eğitim şart

YTÜ öğretim üyesi Prof. DR. Ensar Yılmaz ise, eğitimde farklı bir soruna dikkat çekerek kamusal eğitim çağrısı yaptı. Prof. Dr. Yılmaz, "Kamusal eğitim şart. Özel okul eşitsizlik üretiyor ve kalıcı kılıyor. Devletin yaygın iyi eğitimi boş vermesine, yığınlara niteliksiz hizmeti öne çıkarıyor. Özel okulların öğrencilere verdiği bir düşünce/ruh hali oluşuyor, güç ilişkilerini içselleştirmelerine yol açıyor. Ayrıca, kamu okullarının zamanla kötüleşmesi aileleri zorunlu olarak özel okullara yönlendiriyor, bu aileleri iktisadi olarak da çok zorluyor, ömürlerince ev almaya çalışanlar bu sefer çocukların eğitim masrafları için çalışıyorlar" dedi.

Altın ve gümüş faizde düşüş beklentisiyle rekorlarda...

Altının ons fiyatı 3 Eylül Çarşamba günü 3 bin 578,54 dolara çıkarak rekor kırdı. Yatırımcıların güvenli sığınak arayışı altına olan talebi artırıyor. Altın, dış piyasalarda ABD Dolarının değer yitirmeye devam etmesi ve ABD Merkez Banası'nın (FED) Eylül toplantısında faiz oranlarında indirime gideceği beklentisiyle değer kazanıyor. Altına olan talebin bir başka nedeni de, başta ABD olmak üzere para politikalarının politikleşmesi...  ABD'li yatırım bankası Goldman Sachs, FED'e olan güven sarsılırsa, altının onsunun 5 bin dolara ulaşabileceğini belirtti.

Uzmanlar 16-17 Eylül'deki FED toplantısında büyük bir faiz indiriminin değerli metallerdeki ralliyi daha da şiddetlendirebileceğini vurguluyor.

Bu arada dünya merkez bankalarının elindeki altın rezervlerinin toplam rezervlere olan oranı son 30 yılda ilk kez ABD Hazine tahvillerinin toplam rezervlere oranını geçti.

Gümüşün onsu da 41,33 ile 40 doların üzerine çıkarak 2011'den bu yana en yüksek seviyeye çıktı. Gümüşte ise yatırımcının talebinin yanında endüstriyel talep fiyatları yukarı çekerken, yüksek talep nedeniyle üst üste 5. yıl 'arz açığı' ile karşı karşıya kalındı. İngiltere'deki fiziki gümüş stoklarının hızla azaldığı belirtiliyor.

İç piyasada gram altın, 4 Eylül Perşembe gününe 4 bin 717 lirayla başlayarak tüm zamanların rekorunu kırdı.

Ağustos sonu itibarıyla 2025 yılında küresel yatırım dünyasında en çok kazandıran yüzde 33 ile ons altın oldu. Onu yüzde 17 ile Bitcoin izledi. Petrol fiyatları yüzde 11 değer yitirdi.

Tekstil sektöründen kötü sinyaller geliyor

İSO Türkiye İmalat Sanayi Satın Alma Yöneticileri anketinin (PMI) Ağustos 2025 dönemi sonuçları açıklandı. Manşet PMI Ağustos'ta 50 olan eşik değerin altında kalmayı sürdürdü. İSO İmalat PMI 47,3 seviyesine yükselirken bir önceki ay bu değer 45,9 olarak ölçülmüştü.

Ağustosta yeni siparişlerde yavaşlama tespit edilirken yeni ihracat siparişlerindeki yavaşlama bundan da yüksek ölçüldü. İSO raporunda "Üretimde Nisan 2024'te başlayan zayıflama eğilimi devam etti" denildi.

Daralan imalat sektöründe işten çıkarmalar da hızlandı. İSO raporunda, "Firmalar iş yüklerindeki hafiflemeye bağlı olarak istihdamı Nisan 2020'den bu yana yüksek oranda azalttı" denildi.

Üretimde en sert gerileme yaşanan sektör ise tekstil ürünleri oldu. Yeni siparişlerde de en zayıf performansı tekstil ürünleri sergiledi. Bu sektörün çalışan sayısı anketin başladığı Ocak 2016'dan bu yana en yüksek oranda azalma kaydetti. Temmuzda 41,9 olan istihdam endeksi, bu ay 40,4 ile dibi gördü.

İcra-iflaslar, takibe düşen borçlar sürekli artıyor

İcra ve iflas dosyaları sayısı da sürekli yükseliyor. 3 Eylül 2025 itibarıyla icra dairelerindeki icra ve iflas dosya sayısı 24 milyon 455 bin 903 oldu. Geçen yıl 3 Eylül’den bu yana yaşanan yükseliş yaklaşık 2 milyon oldu.

Ayrıca, 25 Temmuz-29 Ağustos arasında; yasal takibe düşen tüketici kredisi borçları 5,8 milyar lira; kredi kartı borçları ise 5 milyar lira arttı. Yasal takipteki kredi kartı borçları 101 milyar lirayı, kredi borçları 97 milyar lirayı aştı.

Metal işkolunda zam pazarlığı başladı

Beyaz eşyadan otomotive, demir-çelikten elektronik sistemler üretimine kadar birçok sektörü kapsayan Ülkenin en büyük işveren grubunu kapsayan toplu sözleşme süreci resmen başladı. En fazla üyeye sahip Türk Metal Sendikası, birinci altı ay için yüzde 38,97’ye denk gelen bir artış talep etti. Birleşik Metal-İş ise, altı ay için zam taleplerini yüzde 58,5 olarak ilan etti.

Küresel borsalar 2009'dan beri en iyi yılını yaşıyor

Dünya borsaları 2009'dan bu yana en iyi yılını yaşıyor. Wall Street dışında tüm dünya borsaları yılbaşından 12 Ağustos'a kadar olan sürede yüzde 22 prim yaptı. Yatırım danışmanı Charlie Biello'nun analizine göre, Euro bölgesi, 2003'ten beri en iyi yılını yaşayarak yüzde 30 performans gösterdi. Almanya yüzde 35 ile öne çıktı. Gelişmekte olan piyasalar yüzde 20 yükseldi. 2025'in en iyi borsaları; yüzde 74 ile Yunanistan, yüzde 66 ile Polonya, yüzde 54 ile İspanya ve Avusturya, yüzde 52 ile Vietnam oldular. Türkiye yüzde 2 ile yılbaşından beri kaybettiren dört borsadan (Hindistan, Tayland, Suudi Arabistan) biri oldu. 

Avrupa savunma harcamalarına yükleniyor

Avrupa Savunma Ajansı’nın yayımladığı "2024-2025 Savunma Verileri" başlıklı rapora göre, AB üyesi 27 ülkenin 2024 yılı savunma harcamaları yüzde 19 artışla 343 milyar Euro'ya çıktı. 2025’te bu rakamın 381 milyar Euro ile GSYH’nin yüzde 2,1’ine ulaşarak rekor kırması bekleniyor. Ayrıca, savunma yatırımlarının 2024'te ilk kez 106 milyar Euro'yu aşarak toplam harcamaların yüzde 31'ini oluşturduğu, bunun da tespit edilen en yüksek oran olduğu bilgisi vurgulandı.

Google'ın Chrome'u satmasına gerek yok

ABD’de federal mahkeme, Adalet Bakanlığının talebini reddederek Google’ın Chrome tarayıcısını satmasına gerek olmadığına karar verdi. Mahkeme, Google’ın Android işletim sistemini elden çıkarmak zorunda kalmayacağını da belirterek yalnızca rekabeti teşvik edecek veri paylaşımı şartı getirdi.

Rusya ile Çin arasında dev doğal gaz işbirliği

Rusya Enerji Bakanı Sergey Tsivilev, Çin’e yılda 106 milyar metreküp doğal gaz sevkiyatını öngören anlaşmaların imzalandığını ve bunun Avrupa’ya sevkiyata güçlü bir alternatif oluşturacağını açıkladı. Ayrıca Sibirya’nın Gücü boru hatlarında kapasite artışı ve Rosneft’in Çin’e ek petrol sevkiyatı için de iş birliği anlaşmaları yapıldı.

Buna göre, Sibirya’nın Gücü 2 boru hattı için anlaşma imzalanırken, mevcut hattın kapasitesi de artırılarak yıllık doğal gaz sevkiyatının 44 milyar metreküpe çıkarılması kararlaştırıldı. Gazprom Başkanı Miller, yeni güzergah üzerinden Çin’e yılda 50 milyar metreküpe kadar gaz sevkiyatının hedeflendiğini açıkladı.

Rusya Devlet Başkanı Putin’in ekonomi temsilcisi Kiril Dmitriyev, AB’nin yanlış kararlarının yüksek enerji fiyatları, enflasyon ve göç krizine yol açtığını söyledi. Dmitriyev, Sibirya’nın Gücü 2 doğal gaz hattı anlaşmasının tarihi önem taşıdığını vurgulayarak, Avrupa’ya giden gazın Çin’e yönlendirileceğini belirtti.

Haftanın diğer önemli gelişmeleri kısaca şöyle:

  • Döviz kuru ve petrol fiyatlarındaki hareketlilik ile vergilere yapılan zamlar akaryakıt fiyatlarını da etkilemeye devam ediyor. Motorine 2 lira 5 kuruş zam geldi.  İstanbul'da ortalama 52 lira 21 kuruşa satılan motorinin litresi 54 lira 26 kuruşa çıktı.
  • Hazine ve Maliye Bakanlığı, gelecek 3 aylık döneme ilişkin iç borçlanma stratejisini açıkladı. Buna göre Hazine, söz konusu dönemde 614,1 milyar liralık iç borç servisine karşılık 823,2 milyar liralık iç borçlanma yapacak.
  • CHP İstanbul 38. Olağan İl Kongresi'nin iptali için açılan davada mahkemenin CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik ve yönetiminin görevden alınmasına hükmetmesi, piyasalarda sert dalgalanmalara neden oldu. Karar  sonrası BIST 100 endeksinde düşüş yüzde 5'e ulaştı.
  • ABD’de işsizlik maaşı başvuruları geçen hafta 8 bin kişi artarak 237 bine çıkarak beklentileri aştı. Dört haftalık ortalama yükselirken, devam eden başvurular 1 milyon 940 bine geriledi.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

T-Soft E-Ticaret Sistemleriyle Hazırlanmıştır.