Enflasyon yüzde 35'e indi, emekli zammı yüzde 16,7'de kaldı

Levent Gürses

TÜİK Haziran ayı enflasyon verilerini açıkladı; buna göre Haziran ayında tüketici fiyatlarında aylık artış yüzde 1,37, yıllık enflasyon ise yüzde 35,05 oldu. Mayıs ayında yıllık enflasyon yüzde 35,41'di.

Son enflasyon verisiyle birlikte; 2025 yılının ilk yarısında enflasyon yüzde 16,67 oldu. On iki aylık ortalamalara göre ise, yüzde 43,23 artış gerçekleşti.

Yılın ilk yarısına ait enflasyonun açıklanmasıyla memur ve emekli maaş zamları da belli oldu. Ancak, kimi uzmanlar TÜİK'in Haziran enflasyon verisinin "makyajlı olduğunu", her Temmuz başında zam oranlarını düşük tutmak için bu yola başvurulduğunu savundu.

Enflasyonun açıklanmasıyla yılın ikinci yarısı için ara zamlar; memur ve memur emeklisine yüzde 15,6, SGK emeklisine de yüzde 16,7 şeklinde oldu.

 

İTO enflasyonu yüzde 44,38, Türk-İş'in mutfak enflasyonu yüzde 37,06 arttı

Bağımsız ekonomistlerin oluşturduğu ENAG, Haziran'da aylık enflasyonu yüzde 3,05 ve yıllık oranı da yüzde 68,68 olarak açıkladı.

İstanbul Ticaret Odası (İTO) ise, İstanbul'da tüketici fiyatlarını yansıtan İTO Tüketici Fiyat Endeksi'nin Haziran ayında bir önceki aya kıyasla yüzde 1,77 oranında yükseldiğini, bir yıllık dönemde perakende fiyatların yüzde 44,38 oranında arttığını bildirdi.

İTO'ya göre, Haziran ayında toptan fiyatlar ürün grupları bazında incelendiğinde, en sert artış inşaat malzemelerinde yaşandı. Bu gruptaki fiyatlar bir ayda yüzde 6,92 oranında yükseldi. Onu yüzde 3,06 ile madenler, yüzde 2,22 ile yakacak ve enerji maddeleri takip etti.

TÜRK-İŞ verilerine göre, mutfak enflasyonu, yani dört kişilik bir ailenin sadece gıda için yapması gereken zorunlu harcama tutarındaki değişim, Haziran ayında bir önceki aya göre yüzde 4,08 arttı. On iki aylık değişim oranı yüzde 37,60 olurken, yıllık ortalama artış ise yüzde 44,58 olarak kaydedildi. 2025 yılının ilk altı ayındaki toplam artış oranı da yüzde 23,87 olarak gerçekleşti.

 

Gerçek işsizlik yüzde 31, işsiz sayısı 12,6 milyona yükseldi

TÜİK’in Mayıs ayı verilerine göre işsizlik hız kesmiyor. Resmi işsizlik yüzde 8,4'e gerilese de geniş tanımlı işsizlik (Zamana bağlı eksik istihdam, potansiyel işgücü ve işsizlerden oluşan atıl işgücü oranı) yüzde 31 ile rekor seviyelerde kalmaya devam ediyor. Gerçek işsizlerin sayısı, son bir yılda 2,5 milyon kişi artarak 12,6 milyona yükseldi. Bu hesaba göre her 7 kişiden 1’i işsiz hale geldi.

DİSK-AR İşsizlik ve İstihdamın Görünümü Haziran 2025 Raporu'na göre, geniş tanımlı işsiz sayısı iki aydır son 137 ayın zirvesinde ve geniş tanımlı işsiz sayısı pandemi döneminin üzerinde seyretmeye devam ediyor. Geniş tanımlı kadın işsizliği ise yüzde 40,8 olurken, işsizlerin yüzde 85’i işsizlik ödeneğinden yararlanamıyor.

 

Türkiye'nin dış borç stoku 527,5 milyar dolara ulaştı

Hazine ve Maliye Bakanlığı, 2025 yılının ilk çeyreğine ilişkin dış borç istatistiklerini açıkladı. Türkiye’nin brüt dış borç stoku yılın ilk üç ayında 527,5 milyar dolara çıktı. Bu tutar, Gayrisafi Yurt İçi Hasıla'nın (GSYH) yüzde 38,5’ine denk geliyor. Net dış borç stoku ise 264,1 milyar dolar olarak açıklandı.

Avrupa Birliği tanımlı genel yönetim borç stoku ise 31 Mart 2025 itibarıyla 11 trilyon 806 milyar TL seviyesine ulaştı. Bu borcun GSYH’ye oranı yüzde 25,3 olarak belirlendi.

Kamu sektörünün iç ve dış borç yükümlülüğü toplamından kamu sektörünün elinde bulundurduğu finansal varlıkların düşülmesi ile hesaplanan kamu net borç stoku, bu dönemde 7 trilyon 799 milyar lira olarak kaydedildi. Stokun milli gelire oranı yüzde 16,7 olarak belirlendi.

 

Açlık sınırı asgari ücretin 4 bin lira üzerine çıktı.

Haziran ayında açlık sınırı 26 bin, yoksulluk sınırı ise 85 bin liranın üzerine çıktı. Türk-İş’e göre Haziran 2025’te açlık sınırı 26.115 TL, yoksulluk sınırı ise 85.066 TL’ye yükseldi. Bekâr bir çalışanın yaşama maliyeti 33.587 TL olurken, mutfak enflasyonu yıllık bazda yüzde 37,6 oldu.

Bu durumda Haziran ayında açlık sınırı aylık 22,104 lira net asgari ücretin 4 bin lira üzerine çıktı.

 

Doğalgaza yüzde 24,6 zamma tepki var

Konutta kullanılan doğalgaza yüzde 24,60, sanayide kullanılan doğalgaza ise yüzde 7,86 zam yapıldı. Son bir yılda konutta doğalgaza yapılan zam yüzde 74,2'yi buldu.

CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, zamma tepki gösterdi ve "1 ay önce '75 milyar metreküp doğalgaz bulduk' dediler. Aylardır şişirdikleri doğalgaz faturalarına 'yüzde 65'ini biz ödedik' yazdılar. Bulduğu gazı kullanmadan faturasını halka kesen iktidarın arsızlık yüzyılı son gaz devam!" ifadesini kullandı.

Ekonomist İris Cibre, zammın enflasyona doğrudan aylık etkisinin 0.5 puan olacağını yazdı.

Sendikacı Başaran Aksu, "Kamu işçisine yüzde 18 zam önerenler doğalgaza 24.8 zam yapıyorlar" dedi.

 

CHP Kongresi kararının Eylül'e ertelenmesi BİST'e yaradı

Borsa İstanbul uzun süredir görülmeyen yükseliş ivmesini yakaladı ve BİST 100 endeksi 20 Mart 2025 tarihinden sonra ilk kez 10 bin puanın üzerine çıkmış oldu. CHP'nin kurultayının iptaline ilişkin davanın 8 Eylül 2025 tarihine ertelenmesi Borsa İstanbul'un ivme kazanmasına neden oldu. Mahkemenin kurultay kararını açıkladığı 30 Haziran Pazartesi günü yüzde 5,8 yükselerek 9,948 puana çıkan BİST 100 endeksi Çarşamba günü de 10,189 puandan kapandı. Borsa Çarşamba kapanış itibarıyla yüzde 9,5 prim yaptı. BİST 100, bu performansıyla dünyanın ende gelen endeksleri arasında ilk sırada yer aldı.

Borsa İstanbul'un yükselişinin diğer ana nedeninden biri de faiz indirimi beklentisi. Merkez Bankası'nın 24 Temmuz'daki toplantısında güçlü faiz indirimi kararı alabileceğine yönelik beklentiler Borsa İstanbul'a pozitif yansıdı.

 

İmamoğlu: KOBİ'ler yüksek faize kurban ediliyor

Ekrem İmamoğlu Cumhurbaşkanlığı Aday Ofisi resmi hesabından yapılan paylaşımda KOBİ'lerin yaşadığı ekonomik zorluklara dikkat çekildi. TOBB verilerine göre, Mayıs ayında kapanan şirket sayısının geçen yıla göre yüzde 5,9 arttığını, açılan şirket sayısının ise yüzde 13 azaldığını hatırlatan İmamoğlu, "Daha çok şirket batıyor, daha az şirket açılıyor" dedi.

İmamoğlu şöyle dedi:

"KOBİ’ler mal tedarik edemiyor, satış yapamıyor, yapsa parasını alamıyor, sonunda da batıyor; ekonomimizin bel kemiği kırılıyor! Oysa ki KOBİ’lerimiz, bugün toplam ihracatımızın yüzde 55’ini, toplam istihdamın yüzde 72’sini oluşturarak ülkemiz için büyük bir görevi gerçekleştiriyor.

Siyasi kumpas kurarken 'faiz artırır, sıcak parayı tutarız' hesabı yapanlar yüzünden, KOBİ'ler yüksek faize kurban ediliyor. Halbuki KOBİ’ler doğru bir kaynak yönetimi ve planlamayla desteklenirse bakın ülkemizde neler olur. Teknoloji yatırımlarına, dijitalleşmeye ve küresel pazarlara açılmaya yönelecek desteklerle KOBİ’ler, yüksek sürdürülebilirlikte bir büyümenin taşıyıcısı olabilir.

KOBİ’lerimiz, büyük sanayi şirketleriyle entegre edilirlerse verimlilik sorunu da, inovasyon sorunu da aşılır. Ülke ekonomisi işte o zaman direnç kazanır. İstihdam, iş, ekmek belli bölgelerde yoğunlaşmaz, tüm ülke sathına yayılır. KOBİ’lerimizi sadece görmezden gelen, yüksek faizle siyasi kumpasları finanse eden bu zihniyetin yükselen iflas dalgasını durduracak dermanı yok. Biz hazırız! Çalışan, üreten, kazanan ve adilce paylaşan bir Türkiye, bizimle geleceğe yürüyecek!"

 

Enerjide İran’a bağımlılık yükseldi

Enerji Bakanı Alpaslan Bayraktar’ın “Krizden etkilenmeyiz” açıklamasına rağmen Türkiye’nin İran’dan doğalgaz ithalatı yüzde 30 arttı. EPDK verilerine göre İran’ın toplam boru gazı ithalatındaki payı yüzde 17,4’e ulaştı.

 

ABD'nin Ortadoğu'daki cesaretinin nedeni kaya gazı devrimi

12 günlük İsrail-İran savaşının etkileri devam ediyor. Savaşa müdahale ederek, İran'ın nükleer tesislerini bombalayan ABD'nin Ortadoğu’da savaş riskini göze alabilmesinin ardında, son yirmi yılda enerji bağımlılığından kurtularak dünyanın en büyük petrol üreticisi haline gelmesinin yattığı belirtildi. Birgün gazetesinin yazarı Güldem Atabay, "Kaya gazı devrimi sayesinde Washington artık ne Suudi Arabistan’a ne de Ortadoğu petrollerine eskisi kadar bağımlı. ABD 2014 yılından bu yana (2016 yılı hariç) dünyanın en büyük petrol üreticisi. Suudi Arabistan, Rusya, İran ve OPEC+ kartelinin tüm üyelerini saf dışı bıraktı" diye yazdı.

 

Hürmüz Boğazı’nda ateşkes bereketi...

İran-İsrail ateşkesi Hürmüz Boğazı’nda ticareti canlandırdı. Ateşkes sonrası gemi trafiği artarken petrol taşıma maliyetleri keskin bir biçimde düştü. 23-29 Haziran haftasında Hürmüz Boğazı'ndan 885 gemi geçiş yaptı. Bu rakam, çatışmaların devam ettiği 16-22 Haziran haftasına yüzde 4 daha yüksek... İsrail'in İran'a saldırıları öncesini kapsayan 8-15 Haziran haftasında Hürmüz Boğazını 900'ün üzerinde ticari gemi kullanmıştı.

 

ABD'nin ham petrol üretiminde yeni rekor

ABD'de Enerji Bakanlığı'na bağlı Enerji Enformasyon İdaresi (EIA) tarafından yayımlanan güncel verilere göre, ülkenin günlük ham petrol üretimi nisan ayında 13,47 milyon varile yükseldi. Bu rakam, mart ayındaki 13,45 milyon varillik üretimin üzerine çıkarak şimdiye kadarki en yüksek üretim seviyesi olarak kayıtlara geçti.

 

Haziran'da dış ticaret açığında yüzde 38,8 artış

Geçici dış ticaret verilerini açıklayan Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Türkiye’nin Haziran ayında ihracatının geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 8 artarak 20,5 milyar dolar olduğunu açıklarken, "Son 12 ayda 267 milyar dolarlık ihracatla rekor kırdık. Haziran'da ithalat yüzde 15,3 artışla 28,7 milyar dolar oldu" dedi. Buna göre Haziran ayında dış ticaret açığı ise, yüzde 38,8 artışla 8,2 milyar dolar oldu.

Diğer yandan TÜİK'in Ticaret Bakanlığı işbirliğiyle hazırladığı dış ticaret verilerine göre, Mayıs ayında ihracat yıllık yüzde 2,6 artarak 24 milyar 817 milyon dolar, ithalat yüzde 2,7 artarak 31 milyar 462 milyon dolar oldu. Dış ticaret açığı bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 2,7 artarak 6,645 milyar dolara yükseldi. İhracatın ithalatı karşılama oranı 2024 Mayıs ayında yüzde 78,9 iken, 2025 Mayıs ayında yüzde 78,9 oldu. Dış ticaret açığı, yılın ilk 5 ayında 41 milyar 257 milyon dolara çıkarken, yüzde 12,7 arttı.

 

Faiz düşecek ancak üretim ve istihdam toparlayacak mı?

İSO Türkiye İmalat PMI, Haziran ayında 46,7’ye gerileyerek son 8 ayın en düşük seviyesini gördü. Talep zayıflığı, üretim ve istihdamda sert düşüşlere yol açtı. Veriyi değerlendiren ekonomist Menekşe Yılmaz şöyle dedi, "Üretimdeki daralma 15. aya ulaştı ve Haziran'da 2024 Ekim'den bu yana en yüksek oranda gerçekleşti. Maliyet enflasyonu yükselirken nihai ürün fiyatlarında artış hız kesti. İstihdam kapasitesi oldukça sınırlı birkaç sektör üzerinden sanayideki daralma makyajlanıyordu. Bu programın mal piyasalarında dezenflasyon yaratabilmesi de ancak üretim ve istihdamın daralması ile mümkündü. Artık faiz iner mi, inmez mi konusu bitti. O biçim inmeye başlayacak. İndiğinde "toparlayacak" mı sorusu daha mühim artık. Bu sorunun cevabı da 3 ayaklı; sermaye girişi, sermaye girişi, sermaye girişi! Belli ki o da uluslar ilişkiler konusu artık"...

 

Bakanlıktan istifa etti, 8 ayrı şirkette YK üyesi oldu

Önceki günlerde TBMM’de 54 sayfadan oluşan 200'den fazla ismin yer aldığı “ballı maaş” alanlar dosyasını açıklayan CHP Karabük Milletvekili Cevdet Akay, “Bakanlıktan çıkıp milyonluk ihaleyi verdiği şirkete yönetici olanlar var" dedi. Nefes gazetesinden Mahir Bahış, özel haberinde bu ismi tespit etti. 20 Ocak 2019’da Ticaret Bakan Yardımcılığı’na atanan, Şubat 2023'te bu görevinden ayrıldıktan sonra sekiz şirketin yönetim kurulu üyesi olan Rıza Tuna Turagay'ın sekiz ayrı maaş aldığı belirlendi. Turagay'ın yöneticisi olduğu şirketler şöyle: Dünya Katılım Bankası Yönetim Kurulu Üyesi, Horoz Lojistik A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi, Hareket Proje Taşımacılığı ve Yük Mühendisliği A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi, Beylerbeyi İçecek Pazarlama A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi, Efor Çay San. ve Tic. A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi, Aksa Akrilik Kimya Sanayi A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi, Orka Holding Yönetim Kurulu Üyesi, İş Holding A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi...

Ayrıca, kanuna göre kamu görevinden ayrılan biri, aynı alanda özel sektöre geçmek için 3 yıl beklemek zorunda. Ancak Turagay, 9 ay sonra göreve başladı.

 

KİT’lerin borcu 1 trilyon lirayı aştı

Aralarında ÇAYKUR, BOTAŞ, EÜAŞ ve TMO gibi kuruluşların yer aldığı KİT’lerin borçları ilk çeyrekte 1 trilyon 85,8 milyar lira oldu. Borç batağına saplanan KİT’lerin toplam borcu ilk çeyrekte ilk kez 1 trilyon lirayı aştı. Tutarın 844,8 milyar lirasını iç borçlar, 241 milyar lirasını ise dış borçlar oluşturdu.

Birgün gazetesinden Havva Gümüşkaya'nın özel haberine göre, kuruluş amaçlarının dışına itilerek iktidarın oy devşirme aygıtı haline gelen kamu iktisadi teşekküllerinin (KİT) görev zararları ve borç stoku her yıl daha da katlandı.

Kamu yararına üretim yapmak ve stratejik alanlarda ülkenin ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla kurulan ancak zamanla AKP’li isimlerle doldurulan kadrolarıyla KİT’lerde özellikle 2020 sonrasında hızla artan borçlanma, sistematik kamu zararı yarattı. 2020’de 124,8 milyar lira olan borç, yaklaşık 9 kat artışla bugünkü seviyeye ulaştı.

 

Dolar düşüyor, endeks en son 1973'te bu seviyeye inmişti

ABD Doları, 2025’in ilk yarısında yüzde 10,7 değer kaybederek 1973’ten bu yana en kötü yıl başlangıcını yaptı. Ticaret politikaları, enflasyon kaygıları ve artan kamu borcu dolar üzerindeki baskıyı artırdı. ABD merkezli finansal borsa ve veri sağlayıcısı ICE ABD Dolar Endeksi'ne göre dolar yılın ilk yarısında yüzde 10,7 oranında gerileyen dolar, 1973’ten bu yana en kötü yıl başlangıcını yaptı. ABD, 1973'te doların altın fiyatına bağlılığını sonlandırarak para sisteminde büyük bir dönüşüm yapmıştı.

ABD Başkanı Donald Trump'ın gümrük vergilerinde geri adım atmasına ve ABD borsasının kayıplarını telafi etmesine rağmen dolar değer kaybetmeye devam ediyor. ABD Doları yarım yüzyıldan uzun süredir yılın en kötü başlangıcını yaptı.

 

Euro rallisi ECB için faydadan zarara dönüşür mü endişesi yayılıyor

Avrupa Merkez Bankası yetkilileri, Euro'nun hızla değer kazanmasının enflasyonu yüzde 2'ye sabitleme çabalarını rayından çıkarabileceğinden endişe ediyor. Forbes Türkiye'deki habere göre, ABD'ye olan güvenin azalmasıyla birlikte euro bu yıl dolar karşısında yaklaşık yüzde 14 değer kazanarak ECB'nin hedefiyle tam olarak örtüşen fiyat artışlarının frenlenmesine yardımcı oldu. Ancak tehlike, rallinin Euro'yu enflasyonun hedefin altında kalmasına neden olacak seviyelere çıkarması ve bu süreçte rekabet gücüne zarar vermesi.

Para birimi yirmi yılı aşkın bir sürenin en uzun kazanç serisinin eşiğindeyken, konu ECB'nin Portekiz'in Sintra kentindeki yıllık toplantısında öne çıktı. Başkan Yardımcısı Luis de Guindos, 1,20 doları aşan bir ilerlemenin sorunlu olacağı konusunda uyardı. Guindos Bloomberg'e yaptığı açıklamada böyle bir duruma kadar bunun biraz göz ardı edilebileceğini söyledi ve “Bunun ötesinde bir şey çok daha karmaşık olacaktır" diye ekledi.

 

Altında 100 dolarlık sert dalgalanma

Altın fiyatları sert bir biçimde dalgalanıyor. Geçen hafta başında spot altının onsu 3,247 dolara kadar düştükten sonra perşembe günü 3,362 dolara kadar çıktı. Altın Perşembe gününü 3,349 dolardan kapattı ve haftalık yüzde 1 prim yaptı. Oysa altının 3,500 dolar seviyelerine yaklaşması bekleniyordu. Spot altının onsu 13 Haziran'da 3,432 dolara çıkmıştı. Yine de altının 2 Temmuz Perşembe itibarıyla yılbaşından bu yana getirisi yüzde 28, son bir yılda ise yüzde 42'yi buldu.

 

Citi: Altının onsu 2026'da 2,500 dolara gerileyebilir

ABD'li banka Citi, altın fiyatlarına ilişkin yeni bir projeksiyon yayınladı. Banka, altın fiyatının üçüncü çeyrekte ons başına 3,100 ila 3,500 dolar aralığında konsolide olmasını beklediğini belirtti.

Citi'nin asıl dikkat çeken tahmini, 2026 yılına yönelik oldu. Banka, altın piyasasındaki açığın üçüncü çeyrekte zirve yapmasını beklerken, sonrasında yatırım talebinin azalmasıyla piyasanın temel olarak zayıflamasını öngörüyor. Bu beklenti doğrultusunda altın fiyatlarının 2026'nın ikinci yarısına kadar ons başına 2.500 ila 2.700 dolara düşmesini beklediğini açıkladı.

 

JP Morgan: Türk tahvillerinde ağırlığı artır

ABD'li yatırım bankası JPMorgan, TL cinsinden tahviller için "ağırlığını artır" pozisyonunu devam ettirdiklerini belirtti. Banka, makro koşulların TCMB'nin faiz indirimlerine devam etmesi için elverişli olduğunu değerlendirirken; "TL'deki değer kaybının hızlanması beklenmiyor" dedi.

Enflasyonda aşağı yönlü şekilde şaşırtıcı gidişat olduğunu ve ekonomistlerinin TÜFE rakamları için riskleri aşağı yönlü gördüklerini belirten JPMorgan, "Türkiye'de faizlerde rallinin yaz boyunca devam etmesi için şartlar uygun" dedi. JP Morgan, CHP kurultay davasının 08 Eylül'e ertelenmesi ve İsrail-İran savaşı geriliminin azalması ile birlikte iç ve dış jeopolitik riskler azaldığını vurguladı.

 

Haftanın diğer önemli gelişmeleri kısaca şöyle:

• Otomobil ve hafif ticari araç satışları, 2025’in ilk yarısında geçen yıla göre yüzde 5,2 artışla 607 bin 977 adede ulaştı. Elektrikli otomobil satışları ise yıllık bazda yüzde 100’ün üzerinde büyüdü.
• CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, konkordato ilanlarındaki yükselişe ve KOBİ’lerin artan borç yüküne dikkat çekerek, “2025’in ilk beş ayında 2 bin 235 firma konkordato ilan etti. Bu tablo, iktidarın ekonomi politikalarının yetersizliğini açıkça ortaya koyuyor” dedi. Gürer, KOBİ’lerin ödeme güçlüğü ve iflas riskiyle karşı karşıya olduğunu vurguladı.
• İstanbul Kuruçeşme’deki Les Ottomans otelinin bulunduğu yalı, icra yoluyla düzenlenen dijital ihalede 3.2 milyar TL teklif veren Serdar Bilgili'ye ait olan BLG Varlık Yönetim tarafından satın alındı. Eski sahibi Ünal Aysal, satışın hukuksuz olduğunu savunarak iptal davası açacaklarını duyurdu. Aysal'a göre otelin ekspertiz bedeli 180 milyon dolar.
• Türkiye'nin önde gelen çikolata üreticilerinden Modern Çikolata, mali krizi aşamayınca konkordato başvurusu yaptı. Karaman 1. Asliye Hukuk Mahkemesi, şirkete geçici süreyle yasal koruma sağladı. Mahkeme sürecin sağlıklı ilerleyebilmesi için üç kişilik konkordato komiser heyeti görevlendirdi. Şirketin iflas edip etmeyeceği ise 26 Eylül 2025’te yapılacak duruşmada netlik kazanacak.
• S&P 500 yeni rekor seviyeye ulaştı. Endeks 2 Temmuz Çarşamba kapanışta 6,227 puana çıkarak yeni bir rekor kırdı. ABD borsalarındaki son toparlanma Nisan ortasındaki gümrük vergisi tehdidi şokunun ardından yaşanan sert düşüşü telafi etse de tam anlamıyla bir istikrar sağlanmadı. Uzmanlara göre, yaşanan yükseliş bazı endeksler için rekor anlamına gelse de genel tablo hâlâ dikkatle izlenmeli.
• Almanya'da yıllık enflasyon haziranda yüzde 2'ye gerileyerek piyasa beklentilerinin altında kaldı. Gıda fiyatları sınırlı artarken, enerji fiyatlarındaki düşüş enflasyondaki yavaşlamada etkili oldu.
• Çin Dışişleri Bakanı Vang Yi, Avrupa temasları çerçevesinde Avrupa Birliği'ne (AB) “karşılıklı çıkar temelinde güçlü bir ortaklık” kurma çağrısında bulundu. Vang, Çin ile AB arasında kurulacak yapıcı işbirliğinin küresel istikrarın korunması açısından hayati önemde olduğunu dile getirdi.
• Tesla için tehlike çanları çalıyor. Elon Musk’ın Trump’la yaşadığı yeni gerilim, Tesla’nın zaten zor günler geçirdiği bir döneme denk geldi. Hem satışlar düşüyor, hem de milyarlarca dolarlık devlet desteği riske giriyor.
• Amazon’un kurucusu ve yönetim kurulu başkanı Jeff Bezos, Haziran ayında şirketinden dikkat çekici büyüklükte bir hisse satışı gerçekleştirdi. ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu’na (SEC) yapılan resmi bildirimde, Bezos’un ay sonunda yaklaşık 737 milyon dolar değerinde Amazon hissesi elden çıkardığı belirtildi.
• ABD Başkanı Donald Trump, Japonya’yı yüzde 35'e varan gümrük tarifeleriyle tehdit ederek Tokyo’nun mevcut ticaret stratejisini sorgulatan açıklamalarda bulundu. Piyasa oyuncuları, Temmuz ayındaki olası bir anlaşmasızlık senaryosunun yaratacağı ekonomik etkileri tartışıyor.