Levent Gürses - Beklenmedik faiz artırımı iç piyasayı, Trump’ın Çin ile ticaret savaşı küresel piyasaları domine etti

Beklenmedik faiz artırımı iç piyasayı, Trump’ın Çin ile ticaret savaşı
küresel piyasaları domine etti
Levent Gürses
Haftanın en önemli olayı, Merkez Bankası'nın beklenmedik bir şekilde politika faizini artırmasıydı. TCMB Para Politikası Kurulu (PPK), politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını 350 baz puan artırarak yüzde 46'ya çıkardı.
Kurul ayrıca, Merkez Bankası gecelik vadede borç verme faiz oranını yüzde 46’dan yüzde 49’a, gecelik vadede borçlanma faiz oranını ise yüzde 41’den yüzde 44,5'e yükseltti.
Goldman Sachs’ın faiz öngörüsü isabetli
Beklenti Merkez Bankası'nın politika faizini değiştirmeyerek yüzde 42,5 seviyesinde sabit tutması yönündeydi. Ancak, ABD'li yatırım bankası Goldman Sachs, Merkez Bankası'nın politika faizini 350 baz puan artıracağını öngören kurumlar arasındaydı.
TCMB: Beklentiler ve fiyatlama davranışları risk unsuru olmayı sürdürüyor
Merkez Bankası'ndan yapılan açıklamada, "Aylık temel mal enflasyonunun finansal piyasalardaki gelişmelerin etkisiyle Nisan ayında bir miktar yükseleceği, hizmet enflasyonunun ise görece yatay seyredeceği öngörülmektedir. Öncü veriler yurt içi talebin ilk çeyrekte ivme kaybetmekle birlikte öngörülenin üzerinde seyrettiğini ve enflasyonu düşürücü etkisinin azaldığını ima etmektedir. Küresel ticarette artan korumacı eğilimlerin küresel iktisadi faaliyet, emtia fiyatları ve sermaye akımları kanalıyla dezenflasyon sürecine olası etkileri yakından takip edilmektedir. Enflasyon beklentileri ve fiyatlama davranışları dezenflasyon süreci açısından risk unsuru olmaya devam etmektedir" denildi.
Açıklamada ayrıca, enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda para politikası duruşunun sıkılaştırılacağı ifade edildi.
Ekonomist Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu faiz artırımını, "Merkez Bankası, böylelikle yaşanan döviz rezervi kaybının büyük bir tehdit oluşturduğunu kabul etti. Ekonomiyi daha da soğutacak, büyümeyi yavaşlatacak, gerek bireylerin gerekse şirketlerin borç geri ödemelerini zorlaştıracak bir karara imza attı" diye yorumladı.
Mahfi Eğilmez: Merkez Bankası doğru karar aldı
Hazine eski Müsteşarı, ekonomist Dr. Mahfi Eğilmez ise, faiz artırımını şöyle yorumladı:
"TCMB, gecelik borçlanma faizini yüzde 44,5'e, gecelik borç verme faizini yüzde 49'a yükselterek faiz koridorunu genişletti. Benim tavsiye ettiğim gibi haftalık repo ihalesiyle borç verme faizini (politika faizini) de yüzde 46'ya yükseltti. Doğru karar.
TCMB, aslında faiz indirmiş oldu. Gecelik borç vermeyi yüzde 46'dan yaparken şimdi haftalık borç vermeyi yüzde 46'dan yapacak (tabii fonlamayı artık normal fonlama aracı olan haftalık repo ile yapacağı varsayımıyla). Bu durumda uygulayacağı yıllık bileşik faiz düşmüş olur.
TCMB'nin doğru yaptığını vurguladığımız şey gecelik borç verme uygulaması yerine yeniden haftalık borç verme uygulamasına dönerek politika faizini etkin hale getirmesiydi. Faizin yıllık bileşik faiz olarak hesaplandığında bir miktar düşmesi o kadar önemli değil."
"Karar, yatırımcıların TL'ye güveninin güçlenmesi açısından önemli"
Societe Generale Orta ve Doğu Avrupa, Orta Doğu, Afrika Stratejisti Marek Drimal, Merkez Bankası'nın kararının yatırımcıların TL'ye ilişkin güveninin güçlenmesi açısından önemli olduğunu vurguladı. Gecelik vadede borç verme faiz oranını yüzde 46’dan 49’a, çıkarılmasının efektif faiz oranlarının, TCMB'nin Aralık 2024'te faiz indirimlerine başlamasından önceki seviyeye yakın bir seviyeye çıkabileceği anlamına geldiğini dile getiren Drimal, ileriki aylarda turizm sezonuyla ilgili döviz girişlerinin desteğiyle dolar/TL'nin 38,50 seviyelerinde istikrar kazanacağı öngörüsünde bulundu.
Dünyada en yüksek politika faizi uygulayan ikinci ülkeyiz
Faiz artırımıyla birlikte, enflasyonun yüksek olmasından kaynaklı olarak, Türkiye dünyada politika faizinin en yüksek olduğu ikinci ülke konumunu pekiştirdi. Türkiye, son faiz artırımı ile birlikte zirvede yer alan Venezuela'ya da yaklaştı.
Trading Economics sitesinin verilerine göre, Nisan 2025 itibarıyla dünyada politika faizinin en yüksek olduğu ülke yüzde 59,39 ile Venezuela. Güney Amerika ülkesinin hemen ardından yüzde 46 ile Türkiye geliyorPolitika faiz oranının en yüksek olduğu 3. ülke ise yüzde 35 ile Zimbabve oldu. Arjantin, yüzde 29 ile dördüncü…
TCMB rezervlerinde 49 milyar dolarlık erime
Diğer yandan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu'nun 19 Mart'ta gözaltına alınması ve 23 Mart'ta tutuklanmasının ardından Merkez Bankası rezervlerindeki erime devam ediyor.
Uzmanlar, Merkez Bankası'nın faiz artırımıyla rezervlerdeki büyük erimeyi kabul ettiği mesajını verdiğini ifade ediyor. Ekonomist Uğur Gürses, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, İmamoğlu'nun gözaltına alındığı 19 Mart'tan bu yana Merkez Bankası'nın sattığı döviz miktarının 39,5 milyar dolar olduğunu ifade etti.
Ekonomist Selva Baziki, döviz rezervlerindeki azalış ve altın fiyatlarındaki yükselişin rezervlere katkısı üzerinden yaptığı hesaplamayla 19 Mart-10 Nisan tarihleri arasında TCMB'nin TL’de değer kaybını azaltmak için döviz piyasasına müdahalesinin yaklaşık 49 milyar dolara ulaştığını açıkladı.
Faiz kararının ardından döviz ve borsa yatay seyretti
TCMB'nin politika faizini yüzde 42,5'ten yüzde 46'ya yükseltmesi döviz fiyatlarının yatay seyrine, Borsa İstanbul'da da hafif çaplı yükselişe neden oldu, piyasalar karara sert tepkiler vermedi.
Dolar, Lira karşısında pek değişmeden Perşembe gününü 38,1 ve Euro da 43.4 seviyesinden kapattı. Dolar, lira karşısında Perşembe kapanış itibarıyla haftalık yüzde 0,4, dünya piyasalarında da değer artışı yaşayan Euro ise yüzde 1.9 yükseldi.
19 Mart Ekrem İmamoğlu operasyonunun ardından yüzde 20 düşen ve henüz toparlanamayan Borsa İstanbul'a bu hafta esas darbe muhafazakar kesimin internet fenomeni Rasim Ozan Kütahyalı'dan geldi. Çarşamba günü sosyal medyada "CHP'ye kayyum atanacağını" ileri süren Kütahyalı'nın bu paylaşımı BİST 100 endeksinin gün içinde yüzde 6,3 düşmesine neden oldu. Çarşamba günü endeks günü 1,36 kayıpla bitirdi.
Perşembe günü İçişleri Bakanlığı'ndan gelen yalanlama ve Kütahyalı'nın kısa süreliğine gözaltına alınmasıyla BİST 100 endeksi güne sert bir yükselişle başladı.
Merkez Bankası'nın faiz kararı önce gün içinde oluşan artışı silse da daha sonra toparlanan endeks, günü 1.4 yükselişle bitirdi. Perşembe kapanış itibarıyla haftayı yatay bitiren borsada endeks sadece yüzde 0.16 yükselebildi.
Kimi uzmanlar faiz artışını yatırımların dövize yönelmesine engel olacak ekonomi açısından doğru bir karar olarak yorumlarken, kimi uzmanlar da yatırımcıların borsa gibi riskli varlıklardan çıkarak daha güvenli ve faiz getirisi yüksek araçlara yönelmesine imkan sağlayacağını düşünüyor. Ayrıca, yüksek faiz ortamının şirketlerin borçlanma maliyetlerini artırarak kâr beklentilerini zayıflatması ayı piyasası yanlılarının bir başka gerekçesi...
Avrupa borsalarında haftalık yüzde 5’e varan yükselişler var
Dünyada ise, Avrupa borsalarındaki yükselişler dikkat çekti. Avrupa borsalarında güçlü şirket bilançolarının yanı sıra, savunma sanayinde artacak yatırım ve harcamaların ekonomide canlanma yaratacağı umudu güçleniyor. Ayrıca, Trump'ın gümrük vergilerini Çin hariç 90 gün süreyle ertelemesi özellikle bu hafta borsaların yükselişinde etkili oldu.
İtalya'nın FTSE MIB endeksi yüzde 5,74 ile Perşembe kapanış itibarıyla haftanın en çok yükselen borsası oldu. Perşembe kapanış itibarıyla haftalık bazda Almanya'nın DAX endeksi yüzde 4,08 Fransa'nın CAC 40 endeksi de yüzde 2,55 yükseldi. İngiltere'nin FTSE 100 endeksi yüzde 3,91, Avrupa genelini kapsayan Eurostoxx 50 endeksi de yüzde 3,14 artıyla haftayı kapattı.
Wall Street, ABD Başkanı Donald Trump'ın Çin ile başlattığı ticaret savaşı ve oluşan belirsizlik, durgunluk kaygıları nedeniyle yine olumsuz bir hafta geçirdi. Dow Jones endeksi Perşembe kapanış itibarıyla haftayı yüzde 2,66, S&P 500 de yüzde 1,50 ekside bitirdi.
Altın rekorlar kırarken, gram altın haftalık yüzde 10 değerlendi
Altın fiyatları da gümrük tarifeleriyle ilgili belirsizlik ortamından kaynaklı olarak yükselişini ve rekorlar kırmayı sürdürüyor. Londra'da spot altının onsu Perşembe günü 3.358 dolara kadar çıkarak yeni bir rekor kırdı.
Spot altın Çarşamba günü yüzde 3,5'lik bir yükseliş yaşarken, Perşembe kapanış itibarıyla haftalık yüzde 2.8 değerlendi. Son olarak Trump’ın değerli minerallere yönelik gümrük vergilerinin gerekliliği konusunda bir soruşturma başlatması altın fiyatlarının yeni rekorlar kırmasına neden oldu.
İç piyasada gram altın da 4.061 liraya çıkarak yeni rekorlar kırdı, gram altın haftalık bazda yüzde 10 seviyesinde değer kazandı.
Diğer yandan, ABD’li yatırım bankası Goldman Sachs, 2025 sonu için daha önce altının onsunu 3 bin 300 dolar olarak öngördüğü tahminini 3 bin 700 dolara çıkardı.
Don afeti tarımı vurdu, üretici zararın telafisini bekliyor
Türkiye'de tarım sektörü tarihin en büyük don olaylarından birini yaşıyor. Umutla yeni üretim sezonunu bekleyen üreticiler, bir gecede mahsulleri yok olması trajedisiyle karşı karşıya kalırken, zararlarının nasıl telafi edileceğini bekliyor. Ancak, son yapılan kabine toplantısının ardından Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ise doğal afet ilan edilmesine dair bir açıklama yapmadı. Zirai don sigortası olmayan çiftçilerin zararının da hasar oranına göre karşılanması için çalışmaların başladığını belirtti.
Şubat ayında yaşanan zirai donun etkisi henüz geçmemişken 36 ilde etkili olan zirai don üreticiye darbe vurdu. Malatya, Elazığ, Denizli, Manisa, Uşak ve Karadeniz’in birçok bölgesinde etkili olan don; kayısı, üzüm, fındık, narenciye olmak üzere çok sayıda bahçe ve tarlaya yüzde 100’e varan zarar verdi.
TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Genel Başkanı Baki Remzi Suiçmez, zirai donun etkili olduğu illerin acil olarak afet bölgesi ilan edilmesini ve Tarım Sigortaları Havuzu’na (TARSİM) dahil olamayan olmayan üreticilerin de zararlarının devlet tarafından karşılanması gerektiğini belirtti.
Suiçmez, “Zirai don olayı; kayısıdan fındığa, elmadan patatese, şeker pancarından üzüme kadar değişik oranlarda ciddi zararlar verdi. İster istemez, donun da etkisiyle meyve ve sebzede arz açığı ortaya çıkacak. Bu da fiyatların iç piyasada yükselmesine yol açacak. Aynı zamanda kayısı, fındık, üzüm gibi ürünler ve sebzeler olmak üzere, bunlar bizim kendimize yeterli olduğumuz, fazlamızın olduğu ve yurt dışına ihraç ettiğimiz ürünler. Dolayısıyla ihracat gelirlerinde de bir azalma gündeme gelebilecek" dedi.
CHP Niğde Milletvekili ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, TBMM Başkanlığı'na sunduğu kanun teklifiyle, tarım sektörünü tehdit eden iklim değişikliği ve doğal afetlere karşı çiftçilerin korunmasını güçlendirecek düzenlemeler önerdi. Gürer, mevcut sigorta prim destek oranlarının artırılmasını öngören teklifin, tarımda sürdürülebilirlik ve gıda güvenliği açısından önem taşıdığını vurguladı.
İmamoğlu: Yokluğumu fırsat bilip 24 bin konut inşaatına başlandı
Tutuklu İBB Başkanı ve CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu, iktidarın, kendisinin yokluğunu fırsat bilerek Kanal İstanbul projesi için 24 bin konut inşaatına başladığını duyurdu. İmamoğlu, "Hemen vazgeçin bu rant ve talan projesinden. Millet sizi zaten gönderecek bari gitmeden toprağa, suya, havaya daha fazla zarar vermeyin" dedi.
Silivri Cezaevi’nde tutulan CHP’nin cumhurbaşkanı adayı İmamoğlu, sosyal medya hesabından yayımladığı açıklamasında, "Yokluğumu fırsat bilip “Kanal İstanbul” denen rant ve talan projesi uğruna Avrupa Yakası’nın en önemli su kaynaklarından biri olan Sazlıdere Barajı’nın etrafında 24 bin konutun inşaatını başlattılar. Bu kez alelacele TOKİ’yi devreye almışlar. Dozer ve iş makinelerini mutlak koruma alanının içine, suyun dibine kadar sokmuşlar" dedi.
Diğer yandan, İstanbul Planlama Ajansı da, proje nedeniyle İstanbul'un su havzaları, tarım alanları ve ekosisteminin tehlikede olduğunu açıkladı. Ajans'tan yapılan açıklamada, "Sazlıdere Barajı havzasında yer alan tarım, orman ve mera alanları hızla yapılaşmaya açılıyor. Bölgede yaklaşık 100.000 kişilik ek nüfusun planlanması, İstanbul’un su güvenliği ve ekolojik dengesini ciddi olarak tehdit ediyor" denildi.
Alışveriş boykotu: Kartlı harcamalarda dört yılın en düşüğü
19 Mart operasyonlarının ardından CHP'nin çağrısı ile geniş bir katılımın gözlendiği alışveriş boykotu eyleminin sonuçları verilere yansımaya devam ediyor. Birgün gazetesinin haberine göre, Şeker Bayramı tatili ve boykot günü olan 2 Nisan'ı da kapsayan 29 Mart-4 Nisan haftasında kartlı harcamalardaki artış 4 yılın en yavaş seviyesinde ölçüldü. 4 haftalık ortalamaların yıllık değişimine bakıldığında, 4 Nisan haftasında yapılan harcama değişimi yüzde 36,5 ile 2021'den bu yana en düşük artışı kaydetti.
TCMB haftalık verilerine göre, 4 Nisan haftasında kartlı harcamalar bir önceki haftaya göre yüzde 24 düşüşle 320,9 milyar TL'ye geriledi. Bu dönemde market harcamalarında yüzde 18 düşüş kaydedildi. Verilere göre 4 Nisan haftasında en sert düşüş yüzde 65 ile eğitim, kırtasiye, ofis malzemelerinde oldu. Bu grubu yüzde 41 düşüşle araç kiralama izledi.
Şubat'ta cari açık 4.4 milyar dolar oldu
Merkez Bankası'nın açıkladığına göre, cari işlemler dengesi Şubat ayında 4 milyar 405 milyon dolar açık verdi. Beklenti 4,3 milyar dolar açık yönündeydi. Altın ve enerji hariç cari işlemler hesabında ise 2 milyar 158 milyon dolarlık fazla oluştu.
Şubat'ta ödemeler dengesi tanımlı dış ticaret açığı, şubatta 5 milyar 730 milyon dolar oldu. Yıllık verilere bakıldığında; Şubat ayında cari açık yaklaşık 12,8 milyar dolar olurken, ödemeler dengesi tanımlı dış ticaret dengesi de 58,8 milyar dolar açık verdi.
Bütçede Mart açığı, faiz gideri sağlık ve eğitimin önünde
Hazine ve Maliye Bakanlığı verilerine göre Mart ayında merkezi yönetim bütçe giderleri 1 trilyon 27,7 milyar TL, bütçe gelirleri 766,3 milyar TL ve bütçe açığı 261,5 milyar TL olarak gerçekleşti. 2025 yılı Ocak-Mart döneminde merkezi yönetim bütçe giderleri 3 trilyon 117,6 milyar TL, bütçe gelirleri 2 trilyon 406,8 milyar TL ve bütçe açığı 710,8 milyar TL olarak gerçekleşti. Yılın ilk üç ayında faiz harcamaları yüzde 85 artarak 463,9 milyar lirayı aştı.
Ekonomik faaliyetlere göre harcamalara bakıldığında faiz gideri sağlık ve eğitim harcamalarının da önüne geçti. Birgün gazetesinin haberine göre, Mart itibarıyla 249,8 milyar lira sağlık hizmetlerine, eğitim hizmetlerine ise 360,7 milyar TL aktarıldı. Bu dönemde bütçeden yapılan her 100 liralık harcamanın 15 lirasını faiz giderleri oluştururken 8 lirasını sağlık hizmetleri, 11,6 lirasını ise eğitim hizmetleri gideri oldu.
Yumurta üretimi azalıyor, fiyatların daha da yükselmesi riski artıyor
Yumurta fiyatları hızla artarken ve bir yumurta 10 lirayı bulan fiyatlarda satılırken, üretim cephesinden olumsuz haberler gelmeye devam ediyor. Yumurtada üretim düşüşü yeni fiyat artışları riskini de beraberinde getiriyor.
TÜİK, Şubat ayına ait kümes hayvancılığı üretimi verilerine göre; tavuk yumurtası üretimi Şubat ayında yıllık yüzde 10,8 azaldı. Şubat'ta kesilen tavuk sayısı ise yüzde 5,8 arttı. Tavuk eti üretiminde yıllık artış yüzde 8,2 oldu.
Ocak ayında 1 milyar 652 milyon adet olan yumurta üretimi, Şubat'ta aylık yüzde 6,4 azalarak 1 milyar 547 milyon adete geriledi. Aylık yumurta üretimi Haziran 2022'den bu yana, yani 32 ayın en düşük seviyesini gördü. Yılın ilk iki ayında ise yumurta üretimi yüzde 10,4 azaldı.
Özel sektörün yurt dışı kredi borcu 179 milyar doları aştı
Merkez Bankası, Şubat ayına ilişkin özel sektörün yurt dışından sağladığı kredi borcu istatistiklerini açıkladı. Şubat sonu itibarıyla, özel sektörün yurt dışından sağladığı toplam kredi borcu, bir önceki aya göre 1,8 milyar dolar artarak 179,2 milyar dolara ulaştı. Vadeye göre incelendiğinde, bir önceki aya göre, uzun vadeli kredi borcunun 3,4 milyar dolar artarak 162,6 milyar dolar, kısa vadeli kredi borcunun (ticari krediler hariç) ise 1,6 milyar dolar azalarak 16,6 milyar dolar düzeyinde gerçekleşti. Türkiye'nin toplam dış borcu 2024'te 515 milyar dolardı.
İlk çeyrekte konut satışları yüzde 20 arttı
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Mart ayına ilişkin konut satış rakamlarını açıkladı. Ocak-Mart döneminde konut satışları yüzde 20,1 artarak 335 bin 786’ya çıktı. Konut satışları, Mart ayında bir önceki yılın aynı dönemine göre ise yüzde 5,1 oranında artarak 110 bin 795’e ulaştı. Böylelikle konut satışı Haziran 2024'ten beri en düşük seviyeye geriledi. En fazla konut satışı yapılan kentler sırayla İstanbul (19 bin 820), Ankara (10 bin 203) ve İzmir (7 bin 513) oldu.
Trump, Çin ile ticaret savaşını sürdürüyor: yüzde 245 tehdidi
ABD Başkanı Donald Trump, 9 Nisan'da birden Avrupa dahil dünyanın büyük bir bölümüyle olan ticaret savaşını durdurdu. Gümrük vergileri, müzakere amacıyla 90 gün süreyle durduruldu. Bu süre zarfında, yüzde 10'luk yeni evrensel tarife oranı geçerli olacak. Ancak diğer büyük ithalat vergilerinin önemli hasara yol açtığı ve ABD ekonomisinin bu sonuçlardan kolayca kurtulmasının mümkün olmayabileceği belirtiliyor.
90 günlük süre Çin için ise geçerli değil. Çin ile gümrük vergileri savaşı tam gaz devam ediyor ve bu durum küresel ekonomik çalkantıyı körüklemeye devam ediyor. Son olarak Trump, gümrük vergilerini yüzde 245'e çıkarma tehdidinde bulundu.
Diğer yandan, ABD ile Çin arasında tarife görüşmeleri başlamak üzere... Çin, önce Trump yönetiminden yapılan aşağılayıcı açıklamaların sonlanmasını istiyor.
Trump, fiyat artışından etkilenmemesi için iPhone ve yarı iletkenler gibi elektronik malların ithalatının "karşılıklı gümrük vergilerinden" muaf tutulacağını açıkladı. Sonra da bunun geçici olduğunu ve yakında başka bir mekanizmayla uygulanabileceğini söyledi.
DTÖ: Bu yıl küresel ticaret %0,2 daralabilir
Dünya Ticaret Örgütü son raporunda açıkladı: Gümrük vergisi savaşı sonucunda küresel ticaret bu yıl tersine dönecek. DTÖ, tarife artışlarının yarattığı "ticaret politikası belirsizliği" nedeniyle küresel ticaretin görünümünün keskin bir şekilde kötüleştiğini, 2024'teki yüzde 2,9'luk ticaret artışına kıyasla 2025'te yüzde 0,2'lik bir daralma olacağını tahmin etti. Tarifeler düşük kalsaydı bu yıl ticaret büyümesinin yüzde 2,7'ye kadar çıkabileceğini ekledi.
Çin ekonomisinde beklenmedik büyüme; %5,1
Çin ekonomisi birinci çeyrekte beklenmedik bir büyüme kaydetti. Gümrük vergileri yürürlüğe girmeden önce 2025'in ilk üç ayında GSYİH %5,4 büyüdü. Beklenti % 5,1'di.
Çin ekonomisinin ABD ile bir ticaret savaşına nasıl dayanabileceğine ilişkin pozitif bir mesaj olarak yorumlanan büyüme verisi, 2024'ün sonunda görülen şaşırtıcı derecede güçlü ihracat odaklı büyümenin devamı...
Fitch tahminlerini düşürdü: "Küresel ekonomi ancak %1,9 büyür"
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, küresel ticaret savaşındaki ciddi tırmanış dolayısıyla ekonomik büyümeye ilişkin tahminlerini düşürdüğünü belirterek, bu yıl küresel ekonominin yüzde 1,9 büyüyeceğini öngördü. Bu oran pandemi dönemi hariç tutulduğunda 2009'dan bu yana en zayıf büyüme...
Fitch, geçen ay açıkladığı (küresel büyümeyi yüzde 2,3 olarak öngörmüştü) Küresel Ekonomik Görünüm raporu için özel bir güncelleme yayımladı. Küresel ticaret savaşındaki ciddi tırmanışa yanıt olarak dünya büyümesine ilişkin tahminlerin keskin bir şekilde düşürüldüğünü belirtti.
ABD'nin 2025'te yıllık büyümesinin yüzde 1,2 ile pozitif kalmasının beklendiği belirtilen açıklamada, ancak büyümenin yıl boyunca yavaşlayarak dördüncü çeyrekte yalnızca yüzde 0,4 olacağının tahmin edildiği vurgulandı. Çin'in büyümesinin bu yıl ve gelecek yıl yüzde 4'ün altına düşeceğinin, Euro Bölgesi büyümesinin ise yüzde 1'in oldukça altında kalacağının öngörüldüğü belirtildi.
Fitch, Türkiye ekonomisinin ise, bu yıl için yüzde 2,5 ve gelecek yıl için yüzde 3,5 büyüyeceğini öngördü.
Avrupa Merkez Bankası bir kez daha faiz düşürdü
Avrupa Merkez Bankası (ECB), durgunluk içindeki ve ABD'nin gümrük vergilerinden daha da olumsuz etkilenecek Euro Bölgesi ekonomisini desteklemek için faiz indirimine devam etti. ECB, Nisan toplantısında mevduat faizini 25 baz puanlık indirimle yüzde 2,25'e düşürdü. ECB böylece son sekiz toplantıda yedinci kez faiz indirdi. ECB, refinansman faizi ile marjinal borçlanma faizini de 25'er baz puan düşürerek sırasıyla yüzde 2,40 ve yüzde 2,65'e çekti.
ECB açıklamasında, "Dezenflasyon süreci rayında ilerliyor. Yönetim Konseyi enflasyonun yüzde 2 orta vadeli hedefinde sürdürülebilir şekilde istikrar kazanmasını sağlamaya kararlı. Yönetim Konseyi'nin faiz patikası konusunda önceden verilmiş taahhütü yok. Tarifeler güveni zayflattı, finansal şartları sıkılaştırdı" denildi.
ECB Başkanı Christine Lagarde ise, düzenlediği basın toplantısında, faiz indirimi kararıyla ilgili, "Kararlarımızı toplantıdan toplantıya almayı sürdüreceğiz. Enflasyon verilerine bakarak kararlarımızı vereceğiz" dedi.
Dolar endeksi 3 yılın en düşük seviyesini gördü
ABD ekonomisine güvenin azalması dolardaki satış baskısını tetikliyor. Temmuz 2023'ten bu yana ilk defa 100 seviyesinin altını test eden Haziran vadeli dolar endeksi, Perşembe günü 99,02'ye kadar gerileyerek Nisan 2022'den bu yana en düşük seviyeyi gördü.
ABD dolarının euro, İsviçre frangı, Japon yeni, Kanada doları, İngiliz sterlini ve İsveç kronu karşısındaki değerini ölçmek için kullanılan dolar endeksinde ABD Başkanı Donald Trump'ın gümrük vergisi adımları ve Çin ile tırmanan gerilimin ekonomik belirsizlikleri artırmasıyla sert düşüşler yaşıyor. Haziran vadeli dolar endeksi, 11 Nisan'da 100 seviyesinin altına indi ve 17 Nisan'da 99,12'den kapandı.
Trump'ın korumacı politikalarının ABD ekonomisine vereceği zararı öngören yatırımcılar, dolar varlıklarını satıyor ve bu durum dolar endeksinde aşağı yönlü bir baskıya sebep oluyor.
Teknoloji sektöründe 150 binden fazla kişi işsiz kaldı
Teknoloji sektörü, tüm dünya borsalarını sürüklerken, yeniden yapılanma, maliyet azaltımı ve otomasyona geçiş süreçleri gibi gerekçelerle onbinlerce çalışanını işsiz bırakıyor. Yapay zeka yatırımları artarken insanlar işini kaybediyor, teknoloji sektörü 2025’in ilk çeyreğinde 150 binden fazla kişiyi işten çıkardı.
Google, Microsoft, Meta, Amazon, HP, Canva ve Northvolt gibi dev şirketler işten çıkarmada başı çekiyor. Bağımsız işten çıkarma takip platformu Layoffs.fyi verilerine göre, 2024 yılında 549 şirkette 150 binden fazla kişi işten çıkarıldı. En büyük işten çıkarmalar Mart ve Nisan ayında yaşandı.