Asgari ücret %30 artsa bile (çok zor) açlık sınırının altında, icra ve borç rekoru kırmaya devam

Levent Gürses

Aralık ayında milyonlarca işçi ile işverenin gözü ise Asgari Ücret Tespit Komisyonundan çıkacak ve -2026’da geçerli olacak yeni rakama çevrildi. Halen asgari ücret halen açlık sınırının 8 bin lira altında ve yeni yılda bu sınırın üzerine çıkması çok zor. Bu nedenle rekorlar kıran icra ve bireysel borçların 2026’ta da bu eğilimi sürdürmesi bekleniyor.

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Ar-Ge birimi KAMU-AR'ın araştırmasına göre, açlık sınırı kasım ayında 266 lira artarak 30 bin 61 liraya ulaşırken, yoksulluk sınırı da gıdayla birlikte giyim, barınma ve ulaştırma olmak üzere diğer harcama gruplarında yaşanan fiyat artışlarının etkisiyle 93 bin 697 lira oldu. Açlık sınırı, yıl boyunca 22 bin 104 lira olarak uygulanan net asgari ücretin 8 bin 61 lira üzerine çıkarken, dört asgari ücretin toplamı, yoksulluk sırının 5 bin 281 lira altında kaldı.

Asgari ücrete %30 zamma rağmen açlık sınırının %13 altında kalacak

Bu durumda yeni belirlenecek asgari ücretin de açlık sınırının üzerine çıkması neredeyse imkânsız…

Ekonomist İris Cibre, asgari ücret konusunda 3 senaryo hazırlayarak, yüzde 30 zam olsa bile, asgari ücretin 2026'ya açlık sınırının yüzde 2,81 altında başlayacağını ve yüzde 12,89 altında bitireceğini yazdı.

İris Cibre'nin sosyal medyadan yayımladığı hesaplaması şöyle:

“Bu ay itibariyle, her ay açlık sınırı 1% bile artsa ve asgari ücrete;

%20 zam ile 2026'ya açlık sınırının %10,3,

%25 zam ile %6,55,

%30 zam ile dahi %2,81 altında başlanıyor.

2026'yı %20 zam ile açlık sınırının %19,6,

%25 zam ile %16,24

%30 zam ile dahi %12,89 altında bitiriyor olunacak.”

İris Cibre şöyle dedi;

"2024 Mart'tan beri, istisnasız her ay, açlık sınırı, asgari ücretin üzerinde ve farkı açarak ilerliyor. Böylesi bir erime tarihimizde hiç yaşanmadı. Sadece 1 yıl, gelir gelmez, büyümeden ödün verilseydi, bugün her şey çok farklı olabilirdi. Faturanın büyüğünü sade vatandaş ödüyor."

Tahminler yüzde 20 ile 30 arasında değişiyor

Asgari ücret konusunda değişik tahminler var. Millet gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Sinan Burhan, asgari ücret ile ilgili "Ankara'dan aldığım bilgi" diyerek yüzde 25 zamma işaret etti.

Korkusuz yazarı Can Coşkun, Ankara’daki kaynaklarından edindiği ‘net’ bilgilere göre, asgari ücretin 28 bin lirayı geçmeyeceğini yazdı. Coşkun, "Bakanlık ve Beştepe kulislerinden aldığım bilgileri harmanlayınca anlıyorum ki; asgari ücreti 28 bin lirayı geçmeyecek. Bugünkü şartlarda yüzde 20-25’lik bir zam oranı öngörülüyor. Daha fazlası için Cumhurbaşkanı Erdoğan devreye girmezse başka ihtimal yok" diye yazdı.

Ekonomist Muhammet Bayram ise, asgari ücrette yüzde 30’luk artışın öne çıktığını belirterek, refah payı eklenmesi durumunda tutarın “30 bin TL’ye ulaşabileceğini” söyledi.

İktidara yakın Sabah gazetesinde yer alan habere göre Bayram, yılsonu enflasyon tahminlerindeki yükselişe işaret ederek sigorta primlerinde artış oranının yüzde 28 olarak açıklandığını hatırlattı. Bu oranın yeni asgari ücret için önemli bir referans niteliği taşıdığını belirten Bayram, temel senaryoları şöyle paylaştı: “Asgari ücret; yüzde 28 zamla 28.293 TL'ye, yüzde 30 zamla 28.735 TL'ye, yüzde 32 zamla 29.177 TL çıkacak. Şu anda asgari ücrette yüzde 30'luk zam öne çıkıyor.”

HSBC Bank: Asgari ücret % 20 artacak, döviz yatay gidecek

HSBC Bank'ın Türkiye raporunda, 2026 yılı için en büyük risk unsurunun siyasi belirsizlikler olduğu vurgulandı. Ekonomik istikrar programının üçüncü yılına girerken programın rayında ilerlemesinin piyasalar tarafından olumlu karşılandığı belirtildi. Fiyat istikrarının tam olarak sağlanamadığına dikkat çekilirken, ekonominin “yumuşak iniş” senaryosu ile yönetildiği ve finansal risklerin azaltıldığı ifade edildi.

HSBC’nin tahminlerinde üç kritik varsayıma yer verildi:

Asgari Ücret: 2026’da asgari ücretin yaklaşık yüzde 20 oranında artacağı varsayıldı.

Döviz Kuru: Reel efektif döviz kurunun 2026 boyunca büyük ölçüde yatay seyredeceği öngörüldü.

Enflasyon Beklentileri: Enflasyon beklentilerinde ani ve sert yön değişimlerinin olmayacağı kabul edildi.

10 kişiden 7'si borçlu: İcra dosyalarında tarihi zirve

Adalet Bakanlığı’na bağlı Ulusal Yargı Ağı Projesi (UYAP) portalında paylaşılan verilere göre icra dosyaları tarihi zirveye ulaştı. Türkiye'de yaşayan 10 kişiden 7'sinin borçlu olduğu ve bu yıl gelen icra dosyası sayısı şimdiden geçen yılki dosya sayısını 100 binden fazla geçtiği ortaya çıktı. Yılbaşında 2 trilyon 19 milyar TL olan kredi borcu 2 trilyon 748 milyar TL’ye, 1 trilyon 840 milyar TL olan kredi kartı borcu ise 2 trilyon 617 milyar TL’ye yükseldi. Bu süreçte takipteki alacaklar ise 116,4 milyar TL’den 223,5 milyar TL’ye yükseldi.

Türkiye toplumunun yüzde 70'i borçlu durumda. Kredi kartı borcu en yaygın borç türü olarak öne çıkıyor; borçluların yüzde 77'si cari kredi kartı borcuna sahip. Gelirinin en az yarısını borç ödemeye ayıranların oranı yüzde 52 olurken, borcu olanların yüzde 48'i sık sık veya sürekli ödeme zorluğu yaşıyor. Hal böyle olunca da yurttaş da borçlarını ödeyemez hale geldi. Bankalararası Risk Merkezi'nin verilerine göre bireysel kredi veya kredi kartı borcu bulunan kişi sayısı 42,4 milyona ulaştığını ortaya koydu. 2025'in ilk yarısında bireysel kredi veya kredi kartı ödemelerini yapamayan kişi sayısı ise 1 milyon 200 bini geçti.

IMF Türkiye raporu; Ekonomik programa destek sürüyor

IMF'nin Türkiye raporu açıklandı. IMF, uygulanmakta olan programa ilişkin ekonomi yönetimine desteğini tazelerken, enflasyonda yavaş düşüşün ekonominin risklere karşı kırılgan olduğu dönemi uzattığını belirtti. Raporda, "Ekonomi yönetimi, rezervlerde güçlenme, büyümeyi korurken, enflasyonda kademeli düşüş ve TL'ye güvenin artması ile önemli başarılar kazandı. Riskler geçen yıla göre azaldı Yüksek reel faiz, makro ihtiyat politikaları ve bütçe açığındaki düşüş, bu yıl kilit rol oynadı" denildi.

Merkez Bankası Başkanı Karahan: Enflasyon virüs gibidir

Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan, bankanın X hesabından yaptığı canlı yayında, "Enflasyon aslında bir virüs gibidir. Vücutta uzun süre kalınca onu def etmek zorlaşır. Biraz daha uzun süre alabilir ama biz doğru bir reçete uyguluyoruz" dedi.

Karahan, Merkez Bankası olarak makro finansal istikrar açısından 3 öncelikli amaçlarının bulunduğunu belirterek, bunların rezerv pozisyonunu düzeltmek, Kur Korumalı Mevduat (KKM) bakiyesini aşağı çekmek ve dezenflasyonu tesis ederek enflasyonu tek haneli rakamlara getirmek olduğunu kaydetti. Bu amaç doğrultusunda öncelikle sıkı para politikasını tesis ettiklerinin altını çizen Karahan, öncelikle tek haneli enflasyona iniş ve daha sonra yüzde 5'te enflasyonu sabitlemeyi hedeflediklerini bildirdi. Bugüne kadar aslında enflasyondaki yavaşlamada politika etkisinin çok net olduğunu dile getiren Karahan, enflasyonu aldıkları tedbirlerle yüzde 75'te sınırladıklarını söyledi.

Merkez Bankası anketi: Enflasyon beklentisi arttı

Merkez Bankası, Kasım 2025 "Sektörel Enflasyon Beklentileri" verilerini yayımladı. Kasım'da 12 ay sonrası yıllık enflasyon beklentileri geçen aya göre, piyasa katılımcıları için 0,23 puan artarak yüzde 23,49'a çıktı. Reel sektör için 0,6 puan azalarak yüzde 35,70 seviyesine, hanehalkı için 2,15 puan düşerek yüzde 52,24'e geriledi. Gelecek 12 aylık dönemde enflasyonun düşeceğini bekleyen hanehalkı oranı bir önceki aya göre 1,67 puan azalarak yüzde 24,83 olarak kayıtlara geçti.

Ekonomi yönetimine güven dibi gördü

ASAL Araştırma, 26 ilde 1-9 Kasım 2025 tarihleri arasında 2 bin 15 kişiyle ekonomiyle ilgili yeni bir anket çalışması yaptı. Katılımcılara, "Ekonomi yönetimine güveniyor musunuz?" sorusu yöneltildi. Yanıt verenlerin yüzde 34,4’ü "Hiç güvenmiyorum", yüzde 36,0’ı ise "Güvenmiyorum" seçeneğini tercih etti. Bu sonuçlara göre toplam güvensizlik oranı yüzde 70,4 olarak hesaplandı. "Güveniyorum" diyenlerin oranı yüzde 14,0 olarak ölçülürken, "Çok Güveniyorum" yanıtını verenlerin oranı yüzde 2,6 düzeyinde kaldı. Ankete katılanların yüzde 2,8’i ise "Fikrim yok/Cevap yok" seçeneğini işaretledi.

Ekonomiye güven kritik 100 sınırını aşamadı

TÜİK, Kasım ayına ilişkin ekonomik güven endeksi verilerini açıkladı. Buna göre, endeks ekimde 98,2 iken, kasımda yüzde 1,3 artarak 99,5 oldu. Tüketici güven endeksi, kasımda aylık bazda yüzde 1,6 yükselerek 85'e çıktı. Aynı dönemde reel kesim güven endeksi, yüzde 1,2 artışla 103,2 olarak kayıtlara geçti. Hizmet sektörü güven endeksi de yüzde 1 yükselerek, 111,8 oldu. Perakende ticaret sektörü güven endeksi, yüzde 0,9 artışla 114,2'ye çıkarken, inşaat sektörü güven endeksi ise yüzde 1,5 artışla 84,9 değerini aldı. Ekim ayına ilişkin tüketici güven endeksi, aylık yüzde 0,3 azalarak 83,6 olmuştu.

Yeniden değerleme Resmi Gazete'de: Vergi, ceza ve harçlara %25 zam

Hazine ve Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı’nın hazırladığı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği Resmî Gazete’de yayımlandı. Yeniden değerleme oranı 2025 yılı için yüzde 25,49 olarak açıklandı. IMEI kayıt ücretinden pasaport harçlarına, yurt dışı çıkış harcından gelir vergisi istisnalarına kadar birçok kaleme Ocak 2026'da yüzde 25,49 oranında zam gelmesi bekleniyor.

Örneğin; yurt dışından getirilen telefonlar için ödenen IMEI kayıt ücreti, adeta yeni bir telefon fiyatına ulaşarak 57 bin 241 lira olacak. Yurt dışı çıkış harcı 1255 liraya yükselirken, pasaport ücretleri de cep yakacak. 3 yıldan fazla süreli pasaport harcı 14 bin 146 lirayı bulacak. Ehliyet almak zorlaşacak, B sınıfı sürücü belgesi harcı 7 bin 122 liraya çıkacak.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek yaptığı açıklamada, vergi ve harçları yeniden değerleme oranı yerine, enflasyon hedeflerini dikkate alarak daha düşük artırmak için çalıştıklarını belirtti.

10 aylık dış ticaret açığı %13 artışla 75 milyar $

TÜİK'in açıklamasına göre, Ekim ayında ihracat, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 2,0 artarak 23 milyar 941 milyon dolar oldu. İthalat ise yüzde 7,2 artarak 31 milyar 521 milyon dolar olarak gerçekleşti. Dış ticaret açığı bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 27,6 artarak 7 milyar 580 milyon dolara yükseldi.

Ocak-Ekim döneminde ihracat yüzde 3,9 artarak 224 milyar 469 milyon dolar; ithalat yüzde 6,1 artarak 299 milyar 152 milyon dolar olarak gerçekleşti. Ocak-Ekim döneminde dış ticaret açığı yüzde 13,3 artarak 65 milyar 913 milyon dolardan, 74 milyar 683 milyon dolara yükseldi. İhracatın ithalatı karşılama oranı 2024 Ocak-Ekim döneminde yüzde 76,6 iken, 2025 yılının aynı döneminde yüzde 75,0'a geriledi.

Ekim'den Ekim'e 12 aylık dış ticaret açığı, yatırım malı ve hammadde ithalatındaki hızlı artışla, yüksek ihracata rağmen, 91 milyar dolara ulaştı. Altın ithalatı ise son 2.5 senenin en yükseğine çıkarak 2,74 milyar oldu.

Kapasite kullanımında hafif yükseliş

Merkez Bankası, Kasım ayında imalat sanayinde kapasite kullanım oranlarını açıkladı. İmalat sanayi genelinde mevsimsel etkilerden arındırılmış Kapasite Kullanım Oranı (KKO-MA), bir önceki aya göre 0,1 puan artarak yüzde 74,1 seviyesinde gerçekleşti.

Kasım ayında tekstil sektöründe kapasite kullanımı sadece yüzde 69,8 oldu. Deri sektörü de benzer şekilde yüzde 62,6 seviyesinde kaldı. Basım sektöründe kapasite kullanımı yüzde 65,6 seviyesini gördü. Beyaz eşya ve benzeri ürünlerin imalatını ifade eden dayanıklı tüketim mallarında da tablo kötüleşmeye devam etti. Dayanıklı tüketim mallarında kapasite kullanımı yüzde 69,9’da kaldı. En yüksek kapasite kullanımı ağaç ürünlerinde gözlemlenirken buradaki seviye de yüzde 84,4 olarak gerçekleşti. Dayanıksız tüketim mallarında oran yüzde 72,4, ara mallarında yüzde 75,2 oldu.

Arçelik, Tayland’daki fabrikasını kapatıyor, üretim 1 Aralık’ta durdurulacak

Koç Holding iştiraklerinden Arçelik, Tayland'da bulunan buzdolabı işletmesinde üretimi durduracağını açıkladı. Şirketten KAP'a yapılan açıklamada, Rayong kentindeki tesiste üretimin 1 Aralık itibarıyla durdurulacağı bildirildi. Fabrikanın üretim kapasitesinin Arçelik’in diğer tesislerine kaydırılacağı, kararın şirketin toplam üretim ve satışları üzerinde önemli bir etki yaratmasının beklenmediği, faaliyetlerin sürekliliği açısından da herhangi bir olumsuzluk öngörülmediği vurgulandı. 411 çalışanın iş akdi feshedilecek ve bu kapsamda yaklaşık 3 milyon dolar tutarında kıdem ve ihbar tazminatı ödenecek.

Et ithalatının faturası 410 milyon dolara ulaştı

Kırmızı et fiyatları her zamankinden fazla cep yakarken iktidarın fiyat düşürmek için çözüm olarak sunduğu ithalat da patladı. Birgün'ün haberine göre, yolsuzluk iddialarının odağındaki Et ve Süt Kurumu (ESK), bu yılın Ocak–Ekim döneminde 410 milyon dolarlık et ithalatı, 927 milyon 64 bin 286 dolar tutarında da canlı hayvan ithalatı gerçekleştirdi. Et ithalatının 293 milyon dolarlık bölümü ise skandalların merkezine oturan Polonya kaynaklı alımlardan oluştu.

EST, ABB'nin ucuz et dağıtma talebini reddetti

Et ve Süt Kurumu'nun (ESK) yurttaşlara ucuz et ulaştırmak isteyen Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin (ABB) başvurularını iki kez reddettiği ortaya çıktı. Birgün'ün haberine göre, ESK'nun Muhsin Yazıcıoğlu Caddesi’ndeki Ankara’daki tek satış mağazası, ödediği aylık yaklaşık 700 bin TL’lik kira gerekçe gösterilerek 2023 yılında kapatıldı. Bu kapatma sonrası dar gelirli vatandaşların uygun fiyatlı ete erişimi büyük ölçüde zorlaştı. Bu süreçte ABB, gerektiğinde ücretsiz/kirasız yer tahsis ederek ucuz et satışının sürdürülmesini teklif etti; ancak ABB’nin tüm girişimleri ESK tarafından reddedildi. ESK, başvuruyu resmi yazıyla “talep karşılanamayacaktır” diyerek reddetti

Yaşlıların nüfusa oranı %16'ya çıkacak, reform ertelenemez

Ekonomist Şenol Babuşcu, yaşlı nüfustaki artışa dikkat çekerek, "Mevcut sistemle devam etmek mümkün değil. Sosyal güvenlik ve yaşlı bakımında kapsamlı reform artık ertelenemez" dedi. Babuşcu, "Yaşlanan Türkiye: SGK İçin Alarm Zilleri" başlıklı sosyal medya paylaşımında, "Yaşlı nüfus: bugün yüzde 11, 2040’ta yüzde 16,3 çıkacak. Yaşlı bağımlılık oranı ise yüzde 9’dan yüzde 28’e yükselecek (her 100 çalışana 28 emekli). SGK açığı her yıl bütçeden karşılanıyor, sürdürülebilirlik riski artıyor" ifadelerini kullandı.

Çalışan emekli sayısı 5 yılda 3'e katlandı

Emekli olduğu halde kayıtlı olarak bir iş yerinde çalışan sayısı 2020’de 746 bin 766 kişiyken 2022’de 945,7 bine yükseldi. 2023’te ise EYT etkisiyle emekli çalışan sayısı büyük bir sıçrama yaparak 1 milyon 865 bin kişiye ulaştı. Artış eğilimi 2024 ve 2025’te de devam etti ve emekli çalışan sayısı, Haziran 2025 itibariyle 2 milyon 156 bin kişiye ulaştı. Böylece çalışan emekli sayısının, toplam zorunlu sigortalı çalışanlar içindeki payı yüzde 9,2’ye yükseldi.

Elektrikli araç şarjı için 1,2 milyar dolar yatırım gerekiyor

Türkiye'de elektrikli araç piyasasının büyümesine paralel şarj altyapısı hızla gelişirken, 2035 hedeflerine ulaşılması için yaklaşık 1,2 milyar dolarlık ilave yatırım gerektiği belirtildi.

Emobilite Operatörleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Berkay Somalı, hızlı büyüme trendini vurgulayarak, "2015'te yalnızca 565 olan trafiğe kayıtlı elektrikli otomobil sayısı, Ekim 2025 itibarıyla 332 bin 10'a ulaştı. 2024 sonunda 22 bin olan şarj soketi sayısı, 2025 ekim ayı itibarıyla yaklaşık 37 bine ulaşmış, böylece bir yılda yaklaşık 15 bin yeni soket kurulmuştur" dedi.

Somalı, EPDK'nin orta vadeli projeksiyonlarına göre, 2030 yılı için 143 bin, 2035 yılı için ise 273 bin şarj soketi hedeflendiğini belirterek, "Bu hedefler, yaklaşık 240 bin yeni soket gereksinimi anlamına gelmektedir. 2035 hedeflerine ulaşılması için toplamda yaklaşık 1,2 milyar dolar ek yatırım gerektiği hesaplanmaktadır" diye konuştu.

Çiftçinin borcu 1 trilyonu aştı

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, çiftçilerin tarımsal kredi kullanımında artış yaşandığını kaydederken, çiftçinin toplam borcu 1.1 trilyon TL’yi geçti. Nefes gazetesinin Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun verilerinden yaptığı habere göre, çiftçilerin toplam borcu 1 trilyon 109 milyar 858 milyon TL’ye çıktı. Ödeyemedikleri için takibe alınan borç tutarı ise 10 milyar 303 milyon 927 bin TL oldu. Komisyonda milletvekillerinin sorularını yanıtlayan Bakan Yumaklı ise, çiftçilerin tarımsal kredi kullanımında artış yaşandığını belirterek, “2024 yılında 633 bin 542 üreticimiz 422.7 milyar lira indirimli kredi kullandı. 2025 yılı Ekim sonu itibarıyla 861 bin üreticimiz 527 milyar indirimli kredi kullandı. Faizin ortalama yüzde 70’i devlet tarafından karşılandı” dedi.

Çin'de konut fiyatları dört yıldır düşüyor, önlem geliyor

Çin'de dört yıldır düşüşte olan konut fiyatları konusunda Çin Komünist Partisi (ÇKP) Merkez Komitesi Politbüronun bugünlerde toplantı yapması ve ve faiz oranlarında düşüş gibi konut sektörüne ilişkin teşviklerin açıklanması bekleniyor. Nefes gazetesinin haberine göre, konut sektörü, ekonomide merkezi bir konumda; gayrimenkuldeki yavaşlama, çimento, çelik gibi yan sektörleri etkiliyor. Ülkenin ekonomik modeli, sosyal yapısı ve hatta politik istikrarı, konut sektörüne güçlü biçimde bağlı bulunuyor. 2015'te GSYH'nın neredeyse yüzde 30'unu oluşturan konut sektörünün payı, emlak pazarındaki daralma sonrası yüzde 15 seviyelerine geriledi.

Deutsche Bank: Dolar düşecek, altının onsu 5 bin doları aşabilir

Deutsche Bank, doların önümüzdeki dönemde değer kaybedeceğine ilişkin beklentisini güncelledi; ticaret ağırlıklı dolar endeksinin 2026 sonuna kadar yaklaşık yüzde 6 gerilemesi öngörülüyor. Euro/dolar paritesinin 2026 sonunda 1,25 seviyesine yükselmesinin beklendiği kaydedildi.

Deutsche Bank, 2026 yılına ilişkin altın fiyatı beklentisini de yukarı yönlü revize etti. Banka, daha önce ons başına 4 bin dolar olarak açıkladığı ortalama fiyat tahminini 4 bin 450 dolara çıkardı. Banka altın fiyatının 2027’de ortalama 5 bin 150 dolara yükseleceğini tahmin ediyor.

 

Haftanın diğer önemli haberleri kısaca şöyle:

• Kapanan şirket ayısı hızla artıyor. TOBB'a göre, Ekim’de; Kurulan şirket: 10.505 (Artış %7,6), Kapanan şirket: 2.668 (Artış %15,1) oldu. İlk 10 ayda ise: Kurulan: Azalış %1,3, Kapanan: Azalış %10,7.
• Şam Havalimanı’nda 4 milyar dolarlık yatırım süreci resmen başladı. Kalyon ve Cengiz İnşaat, uluslararası konsorsiyumla modernizasyon projesinde uygulama aşamasına geçti.
• Küresel ısınma ve kuraklık, temel tarım ürünlerinde arzı daraltarak gıda tedarik zincirini tehdit ediyor. Ülker CEO’su Özgür Kölükfakı, özellikle kakao, fındık ve sebze-meyvede iklim kaynaklı risklerin fiyat baskısını artırdığına dikkat çekiyor.
• Türkiye'nin enerji ithalatı faturası ekimde yıllık bazda yüzde 3,4 azalarak 4,8 milyar dolara geriledi.
• Ünlü yatırımcı Michael Burry, Nvidia ve Palantir için düşüş pozisyonu aldığını açıkladı. Burry, yapay zekâ devlerinin varlıkların değer kaybını yıllara yayarak kârlarını şişirdiğini, bunun gelecekte ağır zararlara yol açabileceğini savundu.
• 2028’den itibaren İngiltere’de değeri 2 milyon sterlini aşan ev sahipleri, mevcut belediye vergisine ek olarak yıllık en az 2.500 sterlinlik ek bir vergi ödeyecek. Hükümetin gelir eşitsizliğini azaltma adımı tartışmaları da beraberinde getirdi.
• ABD'de işsizlik maaşı başvuruları 22 Kasım ile biten haftada 216 bin ile beklentilerin altında gerçekleşti. Beklenti 225 bin seviyesindeydi. Daha önce 15 Kasım ile biten haftada 220 bin olarak açıklanan başvuru sayısı 222 bin olarak revize edildi.
• Almanya ekonomisi 3. çeyrekte zayıf ihracat ve tüketimle durgunluk yaşadı. Ülkede mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış GSYH, bu yılın temmuz-eylül döneminde bir önceki çeyreğe kıyasla yüzde sıfır büyüme kaydetti.