Sonuç olarak, biz de duvarın bir tuğlasıyız

Chris Skinner

Son on yılların çoğunda, kontrol ve özgürlük, hükümet ve birey, devlet ve özgürlükçüler arasındaki tartışmalara katıldım. Bu tartışmalar, Bitcoin'in piyasaya sürülmesiyle ciddi bir hal aldı. Benim pozisyonum her zaman, hükümet olmadan para olamayacağı yönündeydi. Ardından, çoğunuzun bildiği gibi, soru şu oldu: Hangi hükümet? Bu, mutlaka ulusal bir hükümet olmak zorunda değil. İstediğiniz veya inandığınız herhangi bir hükümet olabilir.

Sorun şu ki, bu tartışma kimliğin özünde yer aldığı için kendi sınırlarının ötesine uzanıyor. Pasaport, ehliyet veya banka hesabı olsun, hepimizin bizi kontrol eden hükümetler ve kurumlar tarafından onaylanmış kimlikleri var. Demokratik, merkezi olmayan bir kimlik yok. Kimliğimizi onlar kontrol ediyor.

Bireysel faaliyetlerimizi izleyen ve takip eden sistemlerle baş başa kaldık ve bundan hoşlanmıyoruz. Sorun şu ki, kontrol sistemleri – yani hükümet – bizi izleyip takip edemezse, bize nasıl vergi uygulayabilir ve düzeni nasıl sağlayabilir?

Bu tartışma, analog toplumdan dijital topluma geçişle birlikte daha da ön plana çıktı. Dijital dünyamız, hükümetin kısıtlamaları olmadan giderek daha fazlasını yapmamızı sağlıyor. Küresel çapta, hiçbir denetim olmadan eşler arası işlemler yapabiliyoruz. Sorun, bunun kontrol sistemlerinin gevşemesine ve bozulmasına yol açması. Derin sahtecilik dolandırıcılığıyla binlerce dolar kaybederseniz, ne yapabilirsiniz? Özgürlük istediğinizi düşünürsünüz, ancak özgürlük sizi hayal kırıklığına uğrattığında, birinin sorunu çözmesini beklersiniz.

Bu tartışmanın dijital olarak özü güvendir.

Seni tanımazsam sana nasıl güvenebilirim? Dahası, seni tanısam bile senin sen olduğuna nasıl güvenebilirim? Ve buna karşı çıkan bir denge var: Mahremiyetimi istediğim için seni tanımak istemiyorum. Beni takip etmeni ve izlemeni istemiyorum, mahremiyetimi istiyorum. Gizliliğimi istediğim için hükümetin ne yaptığımı bilmesini istemiyorum.

Tartışma, duruma ve bağlama göre büyük ölçüde değişen gizlilik ve kontrol arasındaki dengeyle ilgilidir. Finansal işlem yaparken kontrol isteriz, dijital işlemler yaparken ise gizlilik isteriz. Gizlilik ve kontrol; erişim ve izinler.

Günümüzde gizlilik ve kontrol konusu, çağımızın belirleyici sorunlarından biridir. Teknolojinin ilerlemesi ve veri toplamanın yaygınlaşmasıyla birlikte, gizlilik izni konusunda özgürlükçü görüşler ile bilginin devlet kontrolü arasındaki tartışma yoğunlaşmıştır.

Bu tartışmanın merkezinde, bireylerin kişisel verilerini kontrol etme hakkına sahip olması mı, yoksa devletlerin güvenlik ve sosyal düzen adına bilgilere erişim ve düzenleme konusunda genel yetkiye sahip olması mı gerektiği konusundaki temel çatışma yer almaktadır.

Sanırım bu, çok eski zamanlardan beri süregelen bir tartışma.

“Fazla özgürlüğün olası sonucu, bireyde ve devlette aşırı köleliktir.” Platon

“Demokraside özgürlük ve eşitlik bulunacaksa, en iyi şekilde tüm insanlar hükümette eşit şekilde pay sahibi olduğunda elde edilebilir.” Aristoteles

Bu, sonuçta hepimizin duvarın birer tuğlası olduğumuzu fark etmemizi sağlar.

PINK FLOYD https://www.youtube.com/watch?v=HrxX9TBj2zY&t=12s